Göç etmek zorunda kalan insanların yaşadığı zulüm maalesef devam ediyor. Gerek siyasi sebepler gerekse de iklimin geldiği durumdan ötürü, topraklarını terk etmek zorunda kalan göçmenler; umut yolculuklarında hayatlarını kaybediyor. Kötü ekonomik koşullar, doğal afetler, siyasi baskı, şiddet ve çatışma nedeniyle 100 binlerce kişi ana vatanlarını terk etmeye devam ediyor. Dün gazetemizde de yer verdiğimiz bir habere göre dünya genelinde 2018 yılında 4 bin 476 kişi göç ederken hayatını kaybetti. AA’nın haberinde bu yıl göçe mecbur kalan toplulukların başında, ülkelerindeki iç savaştan kaçan Suriyelilerin yanı sıra Orta ve Güney Amerika’da siyasi baskı ve kötü ekonomik koşullar yüzünden ülkelerinden göç edenler ile Yemen’de zorla yerlerinden edilenler geldi. Uluslararası Göç Örgütüne (IOM) göre, 2018’de insanların göç etme nedenlerinin en başında çatışma ve kötü ekonomik koşullar geldi. IOM verileri, genel olarak göç sayısında azalma yaşansa da şiddet ve çatışma temelli göçlerin geçen seneye kıyasla bu yıl yaklaşık yüzde 30 arttığını ortaya koyuyor.
Uluslararası Göç Örgütü raporuna göre, sizlere birkaç önemli veriden bahsetmek istiyorum. 2018 yılı raporundaki bir grafiğe göre 1990 yılından 2015 yılına kadar göç sürekli olarak artmış. 1990 yılında 153 milyon göçmen varken bu rakam 2015 yılında 244 milyona kadar çıkmış. İnsanların nüfusuna oralandığı zaman her 30 kişiden birisini göçmen olarak kabul edebiliriz. Göçmenlerin yüzde 52’si erkek, yüzde 48’i ise kadın. Göçmenlerin çalışma yaşları ise 20 ila 64 arasında değişiyor. Geçen yıla göre Akdeniz güzergahını kullanarak Avrupa’ya ulaşmaya çalışan kişi sayısı bu yıl yüzde 27 azaldı.
Yine Güney ve Orta Amerika ülkelerinden birçok insan siyasi baskı, açlık, şiddet ve çatışmalar nedeniyle göç etmeye çabaladı. Bu göçü ise Kanada ve ABD gibi ülkelere denedi. Fakat ABD Başkanı Donald Trump’ın ülkeye alınacak göçmen sayısına sınırlama getirme politikası, ABD sınırının 2018’de göç hareketliliğinin en yoğun yaşanan yerlerden biri olmasına yol açtı. Bildiğiniz üzere ABD sınırında 2018 yılında yaklaşık 396 bin kişi, ülkeye hukuksuz bir biçimde girdikleri için yakalandı. Bir takım kişiler de sınıra ulaşsa da ABD’li yetkililerin engellemesine maruz kaldı. Sınır kentte yaşamlarını korkunç şartlar altında devam ettiren bu kişiler, ABD’nin kapıları açacağı günü bekliyor.
YEMEN KONUSU
Dünyanın en fakir ülkeleri arasında yer alan Yemen’de 4 yıl önce patlak veren iç savaşla büyüyen insani kriz 2018’de korkunç boyutlara ulaştı. Yemen’de bu sene 540 bin kişi topraklarından gitmek durumunda kaldı. Bununla beraber ülkede bulunan Somalili ve Etiyopyalı göçmenler de bu çatışmadan etkilendi. Uluslararası yardım örgütü Save the Children (Çocukları Koruyun) Yemen’de 3 yıldır süren savaşta yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybeden 5 yaş altı çocukların sayısının yaklaşık 85 bin olabileceğini açıkladı. Bu gerçekten de korkunç bir rakam! Birleşmiş Milletler (BM) de geçen ay yaptığı açıklamada yaklaşık 14 milyon Yemenlinin açlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtmişti. Yemen’de 22 milyon kişi insani yardıma muhtaç bir biçimde yaşamaya çalışıyor. Ülkede yaşanan iç savaş ve Suudi Arabistan öncülüğündeki abluka nedeniyle gıda krizi oldukça şiddetli. BM verilerine göre savaşta en az 6 bin 800 sivil hayatını kaybetti ve 10 bin 700’den fazla sivil yaralandı. İlaç sıkıntısının da yaşandığı ülkede 1.2 milyon kişinin de koleradan etkilendiği tahmin ediliyor.
Keşke tüm ülkeler biraz vicdanlı olsa da yaşanan bu dramlara artık bir son verse. Koskoca dünyaya sığamamak bu olsa gerek. İsrafın en şiddetli biçimlerde yaşandığı günümüz dünyasında maalesef bir yerlerde insanlar, çocuklar açlıktan ölebiliyor. Nasıl rahat uyuyoruz, nasıl bu kadar rahat oluyoruz, sorgulamamız gerek.