Körfez’de Yine Aynı Manzara: Ölü Balıklar, Koku ve Sessizlik


  • Oluşturulma Tarihi : 24.08.2025 13:08
  • Güncelleme Tarihi : 24.08.2025 13:08

İzmir yine aynı kabusa uyandı… Deniz kıyısına vuran balık ölümleri, burnumuzu sızlatan o keskin koku, suyun üzerinde pamuk gibi gezinen alg tabakası ve rengini kaybetmiş bir deniz.

Ne acı değil mi? İzmir, yüzyıllardır bir liman kenti. Medeniyetlerin ticaret kapısı olmuş, tarih boyunca deniziyle övünmüş. Ama bugün geldiğimiz noktada, balıklar yaşamıyor, deniz nefes alamıyor, biz de bu kentin kokusunu ciğerlerimizde taşımak zorunda kalıyoruz.

Yetkililer her defasında aynı açıklamayı yapıyor: “Mevsimsel değişimler, sıcaklık artışı, oksijen azalması…” Evet, doğanın kendine özgü döngüleri var ama göz göre göre akıtılan atıklar, denize ulaşan kanalizasyon, deniz yüzeyinde biriken çöpler ve yıllardır görmezden gelinen kirlilik… Bunlar da gerçeğin ta kendisi.

Körfez, bize gerçeği haykırıyor: “Beni öldürüyorsunuz!”

Ama biz hâlâ duymamakta ısrar ediyoruz.

Her seçim döneminde “Körfez’i yüzülebilir hale getireceğiz” diye verilen sözler, ne yazık ki martıların kanat çırpışları gibi havada kalıyor. Balıkların ölümü sadece denizin değil, bizim de geleceğimizin öldüğünü gösteriyor. Çünkü doğa intikam almaz, sadece faturayı önümüze koyar.

İzmir’in kıyılarında yürürken burnumuzu tıkayabiliriz, gözümüzü kapatabiliriz, kafamızı başka yöne çevirebiliriz. Ama şunu unutmayalım: Bir gün o denizin bize vereceği hiçbir şey kalmadığında, biz de bu kentte yaşamaktan keyif alamayacağız.

Soru basit: Körfez’i bu halde bırakmaya devam edecek miyiz, yoksa bu kentin en büyük mirasına gerçekten sahip çıkacak mıyız?

Körfez’de Yine Aynı Manzara: Ölü Balıklar, Koku ve Sessizlik
Onurcan Kurtay
Yazarımız Kim ?

Onurcan Kurtay