Kurban Resmi

Vazgeçmek kolay, azmetmek cesaret ister


  • Oluşturulma Tarihi : 08.05.2025 08:43
  • Güncelleme Tarihi : 08.05.2025 08:43

Akşam eve dönerken geç kalma telaşıyla metroda beklerken yan koltukta oturan bir genç dikkatimi çekti. Elinde sınav kitapları, gözlerinde yorgunluk…
Ama bir de öyle bir tutunmuş ki defterine, sanki ondan başka dayanağı yokmuş gibi. 
O an içimden “İşte azim bu” dedim.

Hayatın her köşesinde buna benzer sahnelere rastlarız. Bir taraftan da elindeki telefonu sosyal medyaya takılan insanları da görerek bu hayalini gerçekleştirme yolunda adım atan genç bireyimize azminin bir gün karşılığını alacak düşünceyle yola devam ederken,
Biri ek iş yaparak çocuğunu okutmaya çalışır, biri yıllarca süren tedavisinde bir gün bile aksatmadan doktor randevusuna gider. 
Bir diğeri her başarısızlıktan sonra “Yeniden deneyeceğim” diyerek başa sarar. Bütün bu insanların ortak noktası tek bir kelimeyle özetlenebilir: 

Azmetmek.

Ama azim tek başına yola çıkarmaz insanı. Önce bir karar vermek gerekir. 
“Ben bunu istiyorum” diyebilmek.
O karar anı, içimizde bir kıvılcım yakar. 
Ve o kıvılcımı büyütüp alev haline getirmek için sabır, sebat ve inanç gerekir. 
İşte bu noktada devreye kararlılık girer.

Mevlânâ der ki: “Nice insanlar gördüm üzerinde elbise yok, nice elbiseler gördüm içinde insan yok.” Dışarıdan güçlü görünen her duruşun ardında nice mücadeleler gizlidir. O yüzden azmi küçümsememek gerekir; çünkü çoğu zaman sessizdir ama karanlığı delen bir ışıktır.
Atatürk, en büyük vizyonunu şöyle tarif eder: “Zafer, ‘zafer benimdir’ diyebilenindir. Başarı, ‘başaracağım’ diye başlayarak sonunda ‘başardım’ diyebilenindir.” O, sadece bir ulusun kaderini değil, aynı zamanda bireylerin inançla neler başarabileceğini de gösterdi bizlere. 
O kararlılık ve azim olmasa, ne Kurtuluş olurdu, ne Cumhuriyet.

Albert Einstein ise “Pes etmemek, zekâdan daha değerlidir” diyerek aslında zorluklar karşısında vazgeçmeyenlerin her zaman bir adım önde olduğunu hatırlatır bize.

Bugün vazgeçmek çok kolay. Bir tuşla iş değiştiriyoruz, bir bakışta sevgilerden vazgeçiyoruz, birkaç denemede pes ediyoruz. 
Çünkü mücadele etmek yorucu, zaman alan ve çoğu zaman karşılıksız gibi görünen bir çabadır.
Ama işin sırrı da burada saklı. Karşılıksız gibi görünen çabalar, aslında içten içe bizi dönüştürür. Azmettikçe direniriz, direndikçe güçleniriz. O yüzden belki de soru şu olmalı: Vazgeçmeye kaç adım kaldı, yoksa yürümeye devam etmeye mi?

Karar senin. 
Ama şunu bil: 
Her adımda daha çok yorulacak, ama her adımda biraz daha sen olacaksın. 
Çünkü kararlılık seni yola çıkarır, azim seni sen yapar.
Unutma: “Başarıya giden yol, vazgeçmeyenlerin ayak izleriyle doludur.”

Vazgeçmek kolay, azmetmek cesaret ister
Erdal Ataklı
Yazarımız Kim ?

Erdal Ataklı