Öğretmenlerden Öğrenci Gelişim Raporu tepkisi

Eğitim-Sen, Millî Eğitim Bakanlığı’nın ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ kapsamında başlattığı Öğrenci Gelişim Raporu uygulamasına tepki gösterdi. Özellikle hazırlık, 9. ve 10. sınıflarda yürürlüğe giren bu uygulamanın, öğretmenlerin mesleki emeğini ve çalışma koşullarını yok saydığı vurgulandı.

Raporların yalnızca bir ölçme-değerlendirme değişikliği olmadığını, öğretmenleri teknisyenleştirerek emeğini sömüren ve özel yaşamını işgal eden ciddi bir iş yüküne dönüştüğünü belirten sendika, kalabalık sınıflar, ağır ders yükleri, materyal ve donanım eksikliği, fiziki yetersizlikler ve eğitime ayrılmayan kamusal kaynaklar ortadayken dayatılan raporların sağlıklı tutulmasının fiilen imkansız olduğunu ifade etti.

DAYANIŞMAYI GÜÇLENDİRME ÇAĞRISI

Eğitim-Sen açıklamasında, öğretmenlerin öğrenciyi bütünlüklü biçimde tanıma, izleme ve değerlendirme uzmanlığına sahip olduğu, ancak gelişim raporlarının mevcut uygulanış biçimiyle öğretmenin pedagojik gözleminin sınırlandığı kaydedildi. Öğretmenin özgün kanaatini kullanmasının engellendiği ve değerlendirmelerin önceden tanımlanmış dijital kalıplar üzerinden yapıldığı belirtildi. Açıklamada, öğretmenlerin ders saatleri içinde raporları tamamlamasının mümkün olmadığı; raporların akşamlara, hafta sonlarına ve özel yaşama taşındığı, dinlenme hakkının ortadan kalktığı ifade edildi. Eğitim-Sen, öğretmenlerin mesleki onuru ve çalışma haklarının korunmasını talep ederek, Bakanlık’ı bu uygulamadan derhal vazgeçmeye çağırdı. Sendika ayrıca, öğretim sürecinin pedagojik niteliğini korumak ve öğretmenlerin üzerine ek yük bindirmeden eğitimde kaliteyi artırmak için dayanışmayı güçlendirme çağrısında bulundu.