“Eğitim emekçilerini riske atmayın!”

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Küresel bir salgın haline gelen koronavirüs dolayısıyla Türkiye’de de okul ve üniversitelere ara verildi ancak alınan bu karar eğitimcileri etkilemedi. Halen daha çalıştıkları eğitim kurumlarına gitmek zorunda kalan öğretmenlerin içerisinde bulunduğu durum birçok soru işaretini de beraberinde getirdi. Yetkili mercilere, “Üniversite çalışanlarının korona bağışıklığı mı var” sorusunu yönlendiren Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) İzmir 4 No’lu Yükseköğretim Şubesi Başkanı Haşim Karaman, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nı resmi bir yazıyla uyardıklarını söyledi; Kurula yolladıkları yazıyla virüsün yayılma hızını düşürmek ve kontrol altında tutmak için eğitimdeki gereksiz mesailere son verilmesi gerektiğinin altını çizdiklerini belirtti. Akademik ve idari çalışanların idari izinli sayılmasını talep eden Karaman, söz konusu durumun takipçisi olacaklarını ve atılan her adımla ilgili kamuoyunu bilgilendireceklerini ilan etti. “Gereksiz mesailere son verin” diyen Karaman, “Salgın tehlikesi kol gezerken teknolojinin imkanlarından yararlanın, geleceğimizi de geleceğimizin mimarları olan eğitim emekçilerini de riske atmayın” çağrısında bulundu. 



“HAYATİ RİSK DOĞURAN BİR EŞİTSİZLİK”
Başkan Karaman, sözlerine şöyle başladı:  “Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs, ne yazık ki ülkemizde de yayılmaya başlamıştır. Korona felaketine karşı atılan adımlar, toplum sağlığı açısından kıymetli ve her yurttaşa eşit fayda sağlaması gereken hamlelerdir. Ancak ne yazık ki üniversitelere dair atılan adımlarda, hayati risk doğuran bir eşitsizlik söz konusudur. Koronavirüs nedeniyle yükseköğretime 3 hafta ara verilmiş, tüm bilimsel toplantı ve etkinlikler iptal edilmiştir. Bu kararla, üniversite üst düzey yöneticileri hariç dezavantajlı personele (60 yaş üstü, hastalık… vs.) yönelik virüsten korunması için adım atılmış, bu görevlilerin idari izinli sayılması nedeniyle de ekonomik bir mağduriyet yaşanmasının önüne geçilmiştir. Fakat bu sağduyulu adımda üniversitelerdeki akademik ve idari personel hiç düşünülmemiştir.” 
“İDARİ İZİNLİ SAYILSINLAR” TALEBİ 
Devletin ilgili tüm birimlerinin ülke genelinde ‘evde kalın’ çağrısı yaparken, üniversitelerin akademik ve idari çalışanlarının, aksi söylenmediği için işe gitmek zorunda kaldığının altını çizen Karaman, “Eğitime ara verildiği için yapılacak hiçbir iş olmayan üniversitelere, bu çalışanların gün aşırı gitmek zorunda kalması kendileri, yakınları ve toplumsal sağlık açısından risk yaratmaktadır. Eğitim-İş olarak aklın ve bilimin yuvası olması gereken üniversitelerde bu akılsızca ihmal konusunda Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nı resmi yazıyla uyarmış bulunmaktayız. Kurula yolladığımız 16.03.2020 tarihli, Genel Başkanımız Orhan Yıldırım’ın imzasını taşıyan resmi yazıda, virüsün yayılma hızını düşürmek ve kontrol altında tutmak için eğitimdeki gereksiz mesailere son verilmesi gerektiğinin altını çizdik. Akademik ve idari çalışanların idari izinli sayılmasını talep ettik. Söz konusu durumun takipçisi olacağımızı ve atılan her adımla ilgili kamuoyunu bilgilendireceğimizi ilan ediyoruz” sözlerine dikkat çekti.
Karaman, son olarak, “Okulların eğitim işi görenlerindeki benzer durumun da aynı metotla çözülmesini talep ediyor, Milli Eğitim Bakanlığına, ‘Gereksiz mesailere son verin, salgın tehlikesi kol gezerken teknolojinin imkanlarından yararlanın, geleceğimizi de geleceğimizin mimarları olan eğitim emekçilerini de riske atmayın’ çağrımızı yineliyoruz” dedi.