Eğitime yokuş engeli

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Sabahın erken saatlerinde kalkıyorlar, çocuklarının beslenme çantalarını hazırlayıp yola koyuluyorlar. Sırtlarındaki çantalarla dakikalarca yol yürüyüp yokuş çıkan anneler ile çocukları, okula varmış olduklarında içeriye giriş zili çoktan çalmış oluyor. İzmir’in Bayraklı İlçesi’nde yer alan ve gece kondu mahallesi olarak bilinen Onur Mahallesi sakinleri, terleten okul yolundan şikayetçi. Yazın kavurucu sıcağında perişan olan veliler ile çocukları, kış için şimdiden endişe duymaya başladı. Yağışların etkisini göstermesiyle daha büyük sıkıntılar yaşayacaklarını vurgulayan veliler, “İzmir gibi büyük bir şehirde böyle bir durumun yaşanması çok büyük bir ayıp. Verilen eğitimden ve okul yönetiminden memnunuz, fakat dağın başına hiçbir araç kullanmadan çıkmamıza göz yummaları yanlış. Ücretli servisleri tutmak gibi bir lükse de sahip değiliz. Tek isteğimiz otobüs ve dolmuşların buraya çıkması ya da servisin ücretsiz olması” dedi. Önceki günlerde öğrenciler araçta iken servis aracının kaza yapması duyulan endişeyi daha da arttırdı.



GECEKONDU MAHALLESİ
3 yıl önce dağın başına kurulan Demokrasi İlkokulu, velilerin şu şekilde sitem etmesine neden oldu: “Önceki okulumuzdan alıp buraya getirdiler. Madem dağın başına okul yaptınız öyleyse ücretsiz servis koyun. Servisler ücretli. Burası fakir bir mahalle. İnsanların maddi durumu üst düzeylerde değil. Çoğu gecekonduda yaşıyor. Mahallemizde bulunan bir okula gidebilmek için servis ücreti vermek ne kadar doğru? Madem servis ücreti verecektik öyleyse çocuklarımızı Karşıyaka, Bornova gibi yerlere yazdırsaydık. Ücret verip servisle gelenler de korkuyor. Çünkü yollar yokuş ve dönemeçli. Birkaç gün önce içerisinde öğrenciler varken servis kaza yaptı. Az kalsın devriliyordu.”



OKULA GİTMEK İSTEMİYORLAR
Yoruldukları için öğrencilerin okula dahi gitmek istemediğini belirten bir veli, “Kendi özel araçlarıyla çocuklarını okula getiren veliler de var. Bizim ne yazık ki öyle bir imkanımız da yok. Çocuklarımız onları görüp daha bir üzülüyor ve eziliyorlar. ‘Neden bizim arabamız yok, çok yoruluyoruz’ deyip okula gelmek istemiyorlar. Sağ olsun birkaç araç sahibi yol üzerinde durup bizleri de alıyor. Fakat ne zamana kadar böyle devam edecek” ifadelerini kullandı. Okula giden yolun bitmek bilmediğini ve yokuşlardan dolayı ter içinde kaldıklarını belirten veli, “Geç kalmamak için çok erken bir saatte kalkıyoruz. Ancak yine de yetişemiyoruz. Yollar yokuş ve dönemeçli ayrıca tehlikeli. Bırakana kadar kan, ter içinde kalıyoruz. Sırtımızda çantalar, boynumuzda beslenme çantaları, elimizde çocuklarla gittiği yere kadar gidiyoruz” diye kaydetti.



KIŞIN NE YAPACAKLAR?
Kış mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte ne yapacaklarını da bilemez hale gelen veliler, “Soğuklar ve yağışlar başlayınca ne yapacağız? O karda, kıyamette çocuklar mahvolacak. Çocuklara okulu sevdirmeniz gerekirken onları uzaklaştırıyorsunuz” dedi. “İzmir gibi büyük bir şehirde böyle bir durumun yaşanması çok büyük bir ayıp” cümlelerini kuran veliler, verilen eğitimden ve okul yönetiminden memnun olduklarını, fakat dağın başına hiçbir araç kullanmadan çıkmalarına göz yumulmasının yanlış olduğunu aktardı. Okul yönetiminin konuya ilişkin yaptığı bir açıklamayı da hatırlatan veliler, “Otobüslerin okula kadar gelebilmesi için Belediye’ye dilekçe göndermemiz gerekiyormuş. Bunu onların yapması lazım. Kendileri özel araçlarıyla geldiği için rahat tabi. Bizler ücretli servisleri tutma gibi bir lükse sahip değiliz. Tek isteğimiz son durakta bekleyen otobüs ve dolmuşların okula kadar ilerlemesi ya da servisin ücretsiz olması” diyerek taleplerini sundu.