Kanalizasyon işçileri 17 yıl erken ölüyor

NİLGÜN TAZE

Fransız Ulusal Sağlık ve Tıp Araştırmaları Enstitüsü’nün (INSERM), 2010 senesinde Paris Belediyesi ile beraber yaptığı araştırmaya göre kanalizasyon işçilerinin, ortalama bir Fransız işçisinin ömründen 17 sene daha az ömre sahip olduğunun tespit edildiğini açıklayan Çevre Mühendisi ve A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Şuayip Dışpınar, ayrıca bu meslek grubunda karaciğer kanserine yakalanma oranının yüzde 85 daha fazla olduğunu söyledi. Madenlerde iş güvenliği uzmanının maden mühendisi, atık su arıtma tesislerinde iş güvenliği uzmanlığı yapacak yetkilinin ise çevre mühendisleri olarak seçilmesi gerektiğini açıklayan Çevre Mühendisi ve A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Şuayip Dışpınar, “Kimyasal risk etmenlerinin fazla olması sebebi ile kimya alanında lisans yapmış uzmanlar tarafından ve mümkünse atık su arıtma tesisi tecrübesi olan kişilerce yürütülmesi oldukça önemli. Son zamanlarda atık su arıtma tesislerinde meydana gelen birden fazla kişinin etkilendiği ölümlü iş kazalarının meydana geldiği düşünüldüğünde gereklilik arz etmektedir. Havuz ve ünitelerdeki mevcut riskler, düşme ve buna bağlı boğulma, ezilme kırılma, bilinç kaybı öncelik olarak havuzdan kaynaklanan düşmeye dayalı olarak başlar” dedi.

HAVUZ VE ÜNİTELER

Havuz ünitelerinde düşmenin gerçekleşmesi durumunda olumsuz bir durumun oluşmaması için platformun bulunduğu yerlerde yeterli uzunluğa sahip iple bağlı cankurtaran simitlerinin bulunmasının şart olduğunu açıklayan Dışpınar, “Acil stop düğmelerinin birçok noktada bulunması da gerekiyor. Düşme riskini ortadan kaldıracak havuzun korkuluk, merdiven ve ızgaralarının korozyon, metal yorgunluğu ve bağlantı noktalarında meydana gelebilecek yıpranmalara karşı periyodik olarak kontrol edilmesi havuzlarda yer alan riskin bertarafı için proaktif bir yaklaşım olarak düşünülebilir. Eskiden olduğu gibi bugünde iş kazalarında hayatını kaybeden ya da ağır hastalıklara yakalanan birçok işçi bulunmaktadır” açıklamasını yaptı.

KANALİZASYON KAZALARI

Yaşanmış kanalizasyon kazalarından örnekler vererek, durumun ciddiyetini gözler önünü seren Dışpınar, iş güvenliğinin önemine vurgu yaptı. Malatya’nın Yeşilyurt İlçesi’nde kanalizasyon boru hattındaki çalışmalar sırasında meydana gelen toprak kaymasında bir işçinin hayatını kaybettiğini açıklayan Dışpınar, “Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Malatya Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (MASKİ) ekipleri kanalizasyon çalışması başlattı. Çalışma sırasında kanalizasyon borusunu takmak için açılan yaklaşık 3 metre derinlikteki çukura inen işçilerden Oğuz Can (36) çukurun yan tarafından kayan toprağın altında kaldı. Geçtiğimiz yıllarda Manisa Dericiler Kooperatifi Arıtma Tesisi’nde çalışan Mühendis Muhammet Nur Belen (37), bakım işçisi Halil İbrahim Dursun (37) ve Satılmış Mercan (33) bakım için indikleri arıtma tesisinde metan gazından zehirlenerek yaşamlarını yitirdi” şeklinde konuştu. 

ÖMÜRLERİ 17 YIL AZALIYOR

Muğla’nın Milas İlçesi Güllük beldesindeki bir atık su terfi istasyonunda, atık su dolu 7 metre derinliğindeki deponun bakımıırı faciayla sonuçlandı bilgisini veren Dışpınar, “Depoya bakım yapmak üzere inen işçilerin dışarı çıkmaması üzerine yardım için aşağı inen çalışma arkadaşlarından oluşan toplam 7 kişi, hidrojen sülfür gazından zehirlenerek öldü. Dünyada kanalizasyon işçilerinin işçi sağlığı ile ilgili yapılmış fazla araştırma yok ancak Fransız Ulusal Sağlık ve Tıp Araştırmaları Enstitüsü (INSERM), 2010 yılında Paris Belediyesi ile beraber bir araştırma yaptı. Bu araştırmaya göre, kanalizasyon işçilerinin, ortalama bir Fransız işçisinin ömründen 17 sene daha az ömre sahip olduğu tespit edildi, 2004’den beri Paris Belediyesinde de iş yeri hekimi olarak çalışan Claude Danglot, bu meslek grubunda karaciğer kanseri oranında yüzde 85, yemek borusu kanseri oranında yüzde 97 yükselme olduğunu kaydetmiş. Sıçanların dışkısından bulaşan Hepatit E karaciğer kanserine yakalanmanın nedenlerinden biri olabilir. Ülkemizde ne yazık ki kanalizasyonlardaki sağlık ve çalışma koşulları hakkında yapılmış büyük bir araştırma yok, durumun ne olduğu bilinmiyor” diyerek durumun vahametini ortaya koydu.