HABER-SEN TİS taleplerini açıkladı: 8 Mart resmi tatil olmalı

PTT, TRT, RTÜK ve CİMER emekçilerinin 8. Dönem TİS ile ilgili beklentilerini paylaşan HABER-SEN 6 No’lu Şube, maaşlardaki artışın TÜİK’in sanal enflasyonuna bağlandığını belirtti.

  • Oluşturulma Tarihi : 27.06.2025 10:30
  • Güncelleme Tarihi : 27.06.2025 10:30
  • Kaynak : BERKAY ERDEN
HABER-SEN TİS taleplerini açıkladı: 8 Mart resmi tatil olmalı haberinin görseli

Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü (PTT) ve Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT), Radyo, Televizyon Üst Kurumu (RTÜK) ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) emekçileri 2026 ve 2027 yıllarını kapsayacak 8’inci dönem Toplu İş Sözleşmesi’nden (TİS) beklenti ve taleplerini düzenledikleri bir basın açıklaması ile paylaştı. Bayraklı İlçesinde bulunan Posta İşleme Merkez Müdürlüğü önünde KESK Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (HABER-SEN) 6 No’lu Şube tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasını okuyan Şube Örgütlenme Sekreteri Selda Sapaz tüm kamu emekçileri açısından tarihi bir hezimet söz konusu olduğunu söyledi. Mali ve özlük haklarında geriye gidiş olduğunu belirten Sapaz,  tüm kamu emekçilerine 3600 ek gösterge verilmesi gerektiğini söyledi. Kadınlara regli izni verilmesi gerektiğini de dile getiren Sapaz, yetkili sendikanın promosyon gibi bir konuda bile emekçinin yanında yer almadığına dikkat çekti.

SAPAZ: DANIŞIKLI DÖVÜŞ

Bugüne kadar kurulan TİS masalarında haklarının aranmadığını dile getiren Sapaz, çalışanların yoksulluk sınırı altında ücret aldıklarını belirtti. Yetkili sendikanın ise emekçiden yana olmadığını iddia eden Sapaz, “Yedi dönemdir toplu sözleşme adı altında sürdürülen görüşmelerde, hangi sendikanın üyesi olursa olsun tüm kamu emekçileri ve emeklileri her zaman kaybeden taraf olmuştur. Çalışanlar yoksulluk sınırı altında, emekliler açlık sınırı altında bir ücrete mahkum edilmiştir. Biz emekçilere, işçilere ve emeklilere reva görülen bu düzeni sadece, ödediğimiz vergileri fütursuzca harcayanlar, adrese teslim kamu ihaleleriyle köşeyi dönenler, faizden ve ranttan beslenenler, yıllardır teşvik üstüne teşvik alan ve vergi aflarıyla asgari ücretli kadar bile vergi ödemeyen şirketler ve patronlar kısacası mutlu bir azınlık kutsamaktadır. Bugüne kadar her iki yılda bir kurulan TİS masasında haklarımız aranmamış, iktidar ile yetkilendirdiği sendika arasında danışıklı dövüş ortaoyunları sahnelenmiştir. İşveren tarafı olan iktidar, her seferinde orta vadeli planlardaki ve bütçelerdeki hedeflerini önümüze koymuştur. Masaya yetkili olarak oturanlar ise bazen hükümetin teklifine karşı ‘bu teklife kapalıyız’ diyerek şov yapmış, kameralar önünde masayı terk etmiş, akabinde arka kapıdan girip görüşmelerini sürdürmüşlerdir” diye konuştu.

“EMEK KARŞITI DÜZENDE EMEKÇİYE DÜŞEN YOKSULLUK”

Maaşlarındaki artışın Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜIK) açıkladığı enflasyon rakamlarına bağlanmasına tepki gösteren Sapaz, “Sonuçta her seferinde maaşlarımızdaki artış, TÜİK'in‘sanal enflasyon’ rakamlarına bağlanmıştır. TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığında devreye giren Hakem Heyeti ise hükümetin onay mercii olmaktan öteye gidememiştir. TİS görüşmeleri hükümet ile yetkili sendikanın oynadığı bir oyundur. Haber-Sen olarak bu oyunu yıllardır teşhir ediyor ve tüm kamu emekçilerine, TİS ile ilgili itirazlarımızı hep birlikte yüksek sesle dile getirme çağrısında bulunuyoruz. Ülkenin tüm kaynaklarını güvenlik harcamalarına, rant projelerine ve talan ekonomisine tahsis eden, sermaye yanlısı politikaları esas alan bir siyasal iktidarın hâkim olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Dolayısıyla bu emek karşıtı düzende emekçilerin payına düşen hep daha fazla yoksulluk, güvencesizlik ve geleceksizlik olmuştur. Ortada birilerinin iddia ettiği gibi ne bir ‘tarihi başarı’ ne de bir ‘tarihi kazanım’ vardır. Tam tersine 14 yılın sonunda geldiğimiz noktada tüm kamu emekçileri için adeta tarihi bir hezimet tablosu mevcuttur. Geçtiğimiz 14 yılda kamu emekçileri ve emeklileri olarak sadece insanca yaşamaya yetecek ücret talebimize değil, yıllardır yaşadığımız en temel problemlere dahi bir çözüm üretilmemiştir. Mali, sosyal ve özlük tüm haklarımızda bir geriye gidiş yaşanmaktadır” ifadelerini aktardı.

8 MART’IN RESMİ TATİL OLMASI İSTENDİ

TİS’ten başlıca taleplerini aktaran Sapaz, 8 Mart’ın resmi tatil olarak kabul edilmesini istedi. Gelir vergisinde de adalet sağlanması gerektiğini ifade eden Sapaz, “Konfederasyonumuz KESK, tüm kamu emekçilerini ilgilendiren talepleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde geniş bir şekilde açıklamıştır. Bu talepler tüm kamu çalışanlarını ilgilendirmekte olup, Haber-Sen olarak öne çıkan genel taleplerimizden bazıları ise şunlardır: Tüm kamu emekçilerine 3600 ek gösterge verilmelidir. Yıllık izinlerin ve mazeret izinlerinin hesaplanmasında, hafta sonu ve resmî tatillerin izin gününden sayılmaması gerekmektedir. 8 Mart Dünya Kadınların Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü resmî tatil yapılmalıdır. Kadın çalışanların her ay kendi belirleyeceği bir günde regl iznini kullanması sağlanmalıdır. Kamuda İdari Hizmet Sözleşmesiyle istihdam edilen kamu çalışanlarının Yeşil Pasaport hakkının verilmesi gerekmektedir. Seyyanen verilen ek ödemeler temel ücrete dahil edilmelidir. Gelir vergi adaleti sağlanmalı, vergi dilimi yüzde 10'da sabitlenmelidir. 5510 sayılı Kanun sonrası işe başlayanlarla ilgili kanuni düzenleme yapılmalıdır. KHK'lılar bir an önce görevlerine dönmelidir. Bu konularda, iktidarın öncelikle adım atması elzemdir” dedi.

“YETKİLİ SENDİKA İŞVEREN GİBİ DAVRANIYOR”

Daha önce yapılan TİS görüşmelerinin beklentileri karşılamadığını ifade eden Sapaz, yetkili sendikaya tepki gösterdi. Yetkili sendikanın işveren gibi davrandığını dile getiren Sapaz, “Kurumlarımızda yıllardır çözülemeyen ve yetkili sendikanın sürekli kazanım diye sunduğu boş vaatler ve yalanlarla dolu geçmiş TİS'ler bize, yetkili sendikanın adeta işveren gibi davrandığını göstermiştir. Yetkili sendika yöneticileri, promosyon gibi bir konuda dahi kamu emekçilerinden yana tavır almamakta, sadece kendilerini ve vaat edilen koltukları düşünmektedir. Promosyon görüşmelerinde şeffaflığı kabul etmeyenlerin TİS masasındaki şeffaflığı sorgulanmalıdır. Haber-Sen olarak, tüm kamu emekçilerinin insanca yaşayacakları ücret ve çalışma koşullarına sahip olması için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Kamuoyunu bu haklı mücadelemize destek olmaya davet ediyoruz” ifadelerini aktardı.
Sendikanın kamuoyu ile paylaştığı TİS talepleri ise şu şekilde;

PTT İÇİN TİS TALEPLERİ

1-    Personel eksikliğinin, kadrolu personel istihdam edilmek suretiyle giderilmesi,

2-    PTT’nin Varlık Fonu’ndan çıkarılarak, nitelikli kamu hizmeti üreten bir iktisadi teşekkül haline getirilmesi, 


3-    PTT A.Ş Yönetim Kurulunca, ikramiye ve ücret artışı yetkisini kullanarak, çalışanların gelirlerinde iyileştirmeler sağlanması,

4-    Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavlarının düzenli periyotlarda yapılmasının sağlanması ve yapılacak sınavlarda her çalışana kendi statüsünde yükselme olanağının verilmesi,


5-    Taşeron çalıştırma uygulamasına son verilerek, kadrolu ve güvenceli istihdam modeline geçilmemesi,

6-    Fazla mesai uygulamalarında çalışanların taleplerinin esas alınması,


7-    Cumartesi günleri de dahil olmak üzere, resmi ve dini bayramlarda zorunlu fazla mesai uygulamasının kaldırılarak, resmi ve dini bayramlar ile Cumhurbaşkanlığınca ilan edilen idari izin günlerinden, çalışanların eksiksiz faydalanmasının sağlanması. Çalışmanın gerektiği koşullarda çalışanlara önceden bilgi verilmesi ile günlük brüt yevmiyenin en az %50 fazlası ücret ödenmesi,

8-    Gişe personeline, aylık ücretlerine ilave olarak, asgari ücretin %15’i kadar gişe tazminatı ödenmesi,


9-    Lisans mezunu dağıtıcıların Gişe/Büro kadrosuna sınavsız geçişlerinin sağlanması,

10-    İl içi ve İl dışı görev yeri değişiklerinin, puan usulü sistemiyle yapılması,


11-    Taşeron firma çalışanlarının eğitim durumlarına göre, sınava tabi tutularak kadrolu çalışmalarının sağlanması,

12-    Şubelerde tek personel çalıştırılması uygulamasına son verilerek, her şubede en az iki personel ve güvenlik görevlisi bulundurulması,


13-    Uzun yıllardır yapılmayan skala ayarlamasının, tüm personeli kapsayacak şekilde yapılmasının sağlanması,

14-    Engelli yurttaşların erişimlerinde zorluklar yaşadığı işyerlerinde, gerekli düzenlemelerin yapılması,


15-    Hizmet içi eğitimlerde, On-Line eğitim uygulamasına son verilmesi ile eğitimlerin, eğitim birimlerinde yüz yüze yapılmasının sağlanması,

16-    Kurum hizmet içi eğitimlerine, toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi de eklenerek, kurum çalışanlarına bu eğitimin verilmesinin sağlanması,


17-    Görev tahsisli lojman uygulamasının kaldırılması ile lojman sayısının yaygınlaştırılarak, arttırılması ve tüm personelin lojman hakkından eşit şekilde yararlanmasının sağlanması,

18-    Kapatılan eğitim müdürlükleri, misafirhaneler ve sosyal tesislerin yeniden açılarak, yaygınlaştırılmasının sağlanması,


19-    Sağlık Yardım Sandığı anlaşmalı kurum sayısının yaygınlaştırılması, SYS anlaşmalı kurum bulunmayan illerden, SYS anlaşmalı kurum bulunan illere, tedavi amacıyla zorunlu gitmesi gereken emekçiler ile bakmakla yükümlü oldukları kişiler için harcırah ödenmesinin sağlanması,

20-    Performansa dayalı ücretlendirme uygulamasına son verilmesi,


21-    Tüm çalışanlara, kurumlar arası geçiş hakkının verilmesinin sağlanması,

22-    Araç veya motosiklet kullanan personele, aylık ücretlerine ilave olarak, asgari ücretin %15’i kadar araç kullanma tazminatı ödenmesi,


23-    Müdür Görevde Yükselme sınavı açılarak, vekaleten yürütülen Müdürlük Makamlarının liyakatli şekilde doldurulmasının sağlanması, kısa süreli ve mücbir hallerde yapılması gereken görevlendirmelerde ise, vekalet ücretinin tüm görevlendirmeler için ödenmesi,

24-    Yüksek Lisans ve doktora eğitimi yapan çalışanlara asgari ücretin %15’i kadar ilave ödeme yapılması,


25-    Dini bayramlarda personele brüt asgari ücret tutarında, bayram ikramiyesi verilmesi,

26-    Engelli ve özel eğitim alması gereken çocuğu olan personele, temel ücretin %40’ı oranında ilave ödeme yapılması,


27-    İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 108. Maddesinin kaldırılması,

28-    Personel eksikliğinden kaynaklı geçici görevlendirme uygulamasının kaldırılması, zorunlu hallerde yapılması gereken geçici görevlendirmeler ise, belli kriterler uygulanmak suretiyle yapılması, 


29-    399 Sayılı KHK statüsünde bulunan Dağıtıcı ve Başdağıtıcıların talep etmesi halinde, 60 yaşına kadar çalışabilmesinin sağlanması,

30-    Sağlık nedenlerinden dolayı dağıtım yapamayacak Dağıtıcıların, Gişe-/Büro kadrosuna geçirilmesi, 


31-    Paye Kart uygulamasından vazgeçilerek, tüm personele günlük brüt asgari ücretin binde 15’i kadar yemek ücreti ödenmesinin sağlanması,

32-    Dağıtıcıların kullandığı serbest ulaşım kartındaki süre ve resmi kıyafet sınırlamasının kaldırılması ile ülke bütünlüğünde uygulanmasının sağlanması,


33-    399 Sayılı KHK statüsünde bulunan Teknik Meslek Yüksek Okulu mezunu Teknisyenlerin, kendi statüsündeki ‘’Tekniker’’ kadrosuna atanmasının sağlanması,

34-    Kurumdan emekli olan personelin isteği halinde, yıllık aidatını peşin ödenmesi koşuluyla, Sağlık Yardım Sandığı hizmetlerinden faydalanmasının sağlanması,


35-    Personel sayısı 50 den fazla olan işyerlerinde, iş sağlığı ve güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi istihdam edilmesi,

36-    Kurumda İHS’li olarak çalışan Mühendislere belirli hizmet yıllarına göre ödenen kıdem ücretinin, İHS’li Teknik Şef ve Teknikerlere de aynı şartlarda ödenmesi,


37-    Sözleşmesinde performans ücreti hakkı bulunmasına rağmen, bu haktan yararlandırılmayan İHS’li teknik personele, performans ücreti ödenmesinin sağlanması,

38-    Görev tanımı bulunmayan Teknik Şeflik unvanın görev tanımının yapılması,


39-    Hizmet düzeyi sözleşmeleri nedeniyle, taahhüt süresinin aşılmasından kaynaklı cezaların  (SLA) emekçilere rücu edilmemesi, 

40-    399 Sayılı KHK statüsünde bulunan teknik personele, aylık ücretlerine ilave olarak, asgari ücretin %15’i kadar “Teknik Sorumluluk Tazminatı” ödenmesi, 


41-    Dağıtıcı/Postacı kıyafetlerinin belirlenmesinde, bir kurul oluşturularak, bu kurulda çalışan temsilcilerinin bulundurulması,

42-    657 ile çalışan Teknik Personelin 1. Dereceye ulaşması halinde, yan ödemeleri, %130 ile hesaplanmaktadır. 399 ve İHS’li teknik personelinde aynı şartlarda yan ödeme almasının sağlanması,


43-     Giyim yardımı ve istihkaklar güncel yaşam şartlarında gerçek amacını karşılayacak düzeye güncellenmesi,

44-     Alanında ya da alanı dışında yüksek eğitimini tamamlamış teknik personelin; alanında tamamladığı yükseköğretimine uygun kadrosu ve bu kadroya uygun maaşı ile özlük haklarının verilmesi, alanı dışında yükseköğretim bitiren teknik personele yükseköğretimine karşılık gelen özlük hakları ve yan ödemelerin sağlanması, 


45-    Teknik personele çalışma alanı ile ilgili olarak, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği ekipmanlarının her yıl verilmesi,

TRT İÇİN TİS TALEPLERİ

1.    Halk tarafından finanse edilen, halka doğru ve objektif yayın yapmakla yükümlü olan TRT’nin yine halk tarafından denetlenebilir olması, TRT’nin, hiçbir siyasal düşüncenin etkisinde kalmadan özerk, demokratik ve katılımcı bir anlayış içinde kamu hizmeti yayıncılığı görevini yürütmesi gerekmektedir. Kamu hizmeti yayıncılığı aynı zamanda, toplumun tüm kesimlerine yönelik yayın yapmayı taahhüt etmesi nedeniyle, TRT yayınları, toplumun çok sesli ve alt kültürler de dahil olmak üzere, çok kültürlü yapısını gözeten yayınlar yapmaya özen göstermelidir.  

2.    15.07.2018 tarihli ve 4 no.lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile TRT’de asli istihdam biçimi haline gelen Özel Hukuk Hükümlerine Tabi Personel uygulamasından (ÖHT) vazgeçilmeli, kadrolu personel uygulamasına devam edilmelidir. Bu süreçte kuruma alınan ÖHT’li emekçiler, mesleki eğitimlerden geçirilerek, sınava tabi tutulmalı ve kurumun istihdam ve yayın politikalarında belirli bir standart sağlanmalıdır.


3.    703 sayılı KHK ile TRT ve TRT tarafından kurulan veya satın alınan ya da ortak olunan şirketler, kurum payına bakılmaksızın Kamu İhale Kanunu’ndan ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’ndan muaf tutulmuştur. Bu durum, kamu hizmeti yayıncılığının en temel ilkelerinden olan hesap verebilirlik ve kamu tarafından denetlenmeyi ortadan kaldırmaktadır. Pek çok idari işlem, bu düzenlemeye sığınılarak ticari sır adı altında kamuoyundan gizlenmektedir. Bu düzenleme derhal kaldırılmalıdır.

4.    TRT’de yürütülen/yürütülecek tüm kurumsal yeniden yapılanma çalışmalarında, alanında uzman akademisyenlerin ve kurumda örgütlü sendikaların da yer alması; bu çalışmaların şeffaf, katılımcı ve demokratik bir şekilde yapılması sağlanmalıdır.


5.    TRT, iktidarın propaganda aracı olmaktan çıkarılmalı; dil, din, ırk, mezhep, cinsiyet vb. Hiçbir ayırım gözetmeyen bir yapım-yayın politikasına geçilmelidir.

6.    İçerik üreticisi çalışanların editoryal bağımsızlıkları yasal güvence altına alınmalı, yöneticilerin keyfi ya da ideolojik müdahalesine imkân verilmemelidir.


7.    TRT yayınlarında; cinsel saldırı, istismar ve taciz olaylarına ilişkin haberlere özellikle yer verilmemekte, ya da bunlar haberleştirilirken toplumsal cinsiyet eşitliği açısından sorunlu bir dil kullanılmaktadır. Haber ve yayın politikasındaki bu duruma son verilmelidir.

8.    Kamu hizmeti yayıncılığının bir başka ilkesi, toplumda doğaya ve canlılara karşı bütüncül bir farkındalık oluşturmaya yönelik içerikler üretmek iken, özellikle haber bültenlerinde sıklıkla yer verilen “hayvan saldırıları” haberleri, bu ilkenin aksi bir biçimde, hayvanlara karşı kolektif bir nefret ve korku atmosferi yaratmaktadır. Bu türden haberlerin kasıtlı bir şekilde yayınlanmasına son verilmelidir. 


9.    Yapım ve yayınlarla ilgili TRT’nin deneyimli ve birikimli kadroları atıl bırakılmakta; bunun yerine pek çok yapım için kalitesi sorgulanabilir kurum dışındaki şirketlere çok ciddi kaynaklar aktarılmaktadır. Bu uygulamaya derhal son verilmelidir.

10.    TRT, bir kamu hizmeti yayıncısı olarak şeffaf ve denetlenebilir olmakla yükümlüdür. Bu nedenle Sayıştay’ın TRT ile ilgili düzenlediği denetim raporları zaman kaybetmeden kamuoyuna açıklanmalıdır.


11.    TRT’nin sahip olduğu mal, bina ve arazi varlıkları keyfi tasarruflara bırakılmamalı, halkın ödediği vergilerle/harçlarla alınan bu varlıklarla yapılan tüm iş ve işlemler denetlenebilir olmalı; sözü geçen varlıklara ilişkin alınan yargı kararları uygulanmalıdır.

12.    Kamu kurumları arasında ücret düzeyi açısından alt sıralara gerileyen TRT çalışanlarına, 2954 sayılı TRT Kanunu’nun 51. Maddesindeki hüküm kapsamında yılda dört maaş tutarında ikramiye ödenmelidir.


13.    Özel hizmet tazminatları ve diğer bütün ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması,

14.    Sağlık sandığı kurulması ya da tamamlayıcı sağlık sigortası için anlaşma yapılması,


15.    Çalışanlara kamu konutları imkanı sağlanması, konut-lojman sağlanamıyorsa, kira yardımı yapılmalıdır.

16.    Banka promosyonu görüşmeleri, TRT emekçilerinin ve kurumda örgütlü bulunan sendikaların görüşü alınarak, şeffaf bir şekilde yürütülmelidir. 


17.    Kadrolu personel rejimi, ücret cetveli, ek gösterge ve özel hizmet tazminatı oranları, sendikalar ve TRT İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığı ile ortak yapılacak bir Çalıştay sonucunda yeniden düzenlenmeli ve çalışma barışını bozan ücret adaletsizliği giderilmelidir.

18.    TRT’de yıllardır Muhabir, Prodüktör, Kameraman, Resim Seçici, Yönetmen, Montajcı, Teknik Yönetmen kadrolarında çalışanlarla aynı işi yapan, ancak Yapım Yayın Elemanı, Yardımcı Yayın Elemanı, Stüdyo Film Yapım Elemanı, Uzman, Memur, Teknisyen gibi kadrolarda olan çok sayıda çalışan vardır. Bu çalışanların kadro sorunu çözümü için; TRT Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’in 6. Maddesi yeniden düzenlenmeli, bazı unvanlar için getirilen sınava girme engeli ortadan kaldırılmalıdır.


19.    Kurumca açılan sınavlar şaibelere yer bırakmayacak şekilde, sendikaların da dahil olduğu bir süreç içinde yapılmalı, sınav hizmeti alınan kurumlar TRT’nin yıllardır oluşturduğu yayın politikalarını dikkate alan sorular hazırlamalıdır.

20.    Yayın hizmetinde doğrudan çalışanlar (vericilerdeki teknik personel dâhil) fiilî hizmet süresi zammından yararlandırılmalıdır.


21.    Yayın hizmetinde çalışan ve görevi gereği basın kartı sahibi olması gereken kadrolara, basın kartı verilmesi sağlanmalıdır.

22.    2013 yılı itibarıyla başlayan “Koruyucu Gıda Yardımı” uygulaması, nesnel ölçütler doğrultusunda yeniden düzenlenmeli ve tüm personeli kapsayacak hale getirilmelidir.


23.    Ek göstergeden yararlanamayan Yardımcı Hizmetler Sınıfı’ndaki personelin mağduriyeti giderilmelidir.

24.    İl müdürlüklerinde, kurum tabipliği birimleri ve kreşler açılmalıdır. Kreş açılamadığı durumlarda, kreş ücret yardımı yapılmalıdır.


25.    Yaşadıkları sağlık sorunları yüzünden kendilerine “Sağlık Raporu” verilen personelin, raporlu oldukları süre nedeniyle maaşlarından yapılan kesintiler kaldırılmalıdır.

26.    Öncelikle yayın ünitelerinde radyasyon ölçümleri bağımsız ve yetkin bir kuruluş tarafından yapılmalı, bu ölçümlerin sonuçlarına göre gerekli önlemler alınarak çalışma koşulları buna göre yeniden düzenlenmelidir.


27.    Meslek hastalıkları hastaneleri ile ortak çalışmalar yapılmalı, tüm TRT emekçileri düzenli aralıklarla sağlık kontrolünden geçirilmelidir.

28.    24 saat çalışma zorunluluğu olan iş yerlerinde yayın ve yapım personelinin ihtiyaçlarının karşılanabileceği kapasiteye sahip sosyal alanlar oluşturulmalıdır (kantin, kafeterya vb.).


29.    TRT’de, özellikle son yıllarda yoğunlaşan liyakatsiz yönetici atamalarına son verilmelidir. Öyle ki; TRT mevzuatına hâkim olmayan, yayıncılık bilgisi ya da tecrübesi olmayan kişilerin yayın hizmetlerinde kritik görevlere atanması kurumu zarara uğratmaktadır.

30.    Taşrada görev yapan personele ödenen görev tazminatı, Türkiye’nin en büyük ve kalabalık şehrindeki ekonomik/sosyal koşullar göz önünde bulundurularak, İstanbul’da çalışan personele de ödenmelidir.


31.    TRT’de saz sanatçısı unvanı ile görev yapan çalışanların enstrümanlarının alımı, bakımı ve onarımı, oluşturulacak bir komisyon aracılığıyla, kurum tarafından yapılmalıdır.

32.    Son dönemde bazı TRT projelerinde yer alan sanatçıların, sosyal medya paylaşımları veya toplumsal konulardaki duruşları nedeniyle projelerden çıkarıldığı iddiaları gündeme gelmiştir. Sanatçıların ifade özgürlüğü ve çalışma haklarına aykırılık oluşturan bu duruma derhal son verilmelidir. 

RTÜK İÇİN TİS TALEPLERİ

1.    RTÜK, tüm yayıncı kuruluşlara eşit mesafede, objektifliğe dayalı bir denetleme mekanizması kurmalı ve bu ilkeler çerçevesinde hareket etmelidir. 

2.     6112 sayılı Yasa’nın 43/3 maddesine göre Üst Kurul personeli, kadro karşılığı sözleşmeli statüde istihdam edilir, ücret ve malî haklar dışında her türlü hak ve yükümlülükler yönünden 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabidir.  Anılan Kanun’un geçici 1/7 maddesi ile 657 sayılı Kanun’un 43/B maddesinin, RTÜK çalışanları için ek gösterge ve diğer uygulamalar açısından daraltıcı biçimde yorumlanmasından kaynaklanan hak kayıpları telafi edilmelidir.


3.    Ankara’daki RTÜK çalışanları, ücretsiz servis olanağından ve Maliye Bakanlığı Merkezi Yönetim Bütçe Uygulama Tebliği kapsamında öğle yemeği katkısından yararlanmaktadırlar. RTÜK’ün İstanbul, İzmir ve Diyarbakır Bölge Temsilciliklerinde çalışanlar için de bu olanaklar sağlanmalıdır.

4.    Kurum dışından yapılan atamalardan vazgeçilmeli, Kurumu tanıyan ve nitelikli çalışanların liyakat çerçevesinde yönetici olarak atanmalarına öncelik verilmelidir.


5.    Yıllık izinlerin ve mazeret izinlerinin hesaplanmasında “gün” yerine “iş günü” dikkate alınmalıdır.

6.    6245 sayılı Harcırah Kanunu’nun 33(b) maddesinde belirtilen unvanlara “Radyo ve Televizyon Üst Kurulunda görevli Üst Kurul Uzmanları ve Üst Kurul Uzman Yardımcıları” ifadesi eklenmelidir.

CUMHURBAŞKANLIĞI İLETİŞİM BAŞKANLIĞI İÇİN TİS TALEPLERİ

1.    Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı yaptığı çalışmalarda ve bütçe harcamalarında şeffaflık ilkesine göre hareket ederek kamuoyunu bilgilendirmelidir.

2.    Fotoğrafçılar Teknik Hizmetler Sınıfına Alınmalıdır.


3.    Kurumda Görev yapan Mütercim ve Sözleşmeli Mütercimler diye iki ayrı gruba ayrılmış çalışanlar var. Mütercimlerin Özlük ve mali hakları çok farklı olduğundan maaşları üç kat farklı durumdadır. Bu farklılıkların kaldırılarak eşit işe eşit ücret uygulanması yapılmalıdır.

4.    Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavları iki yılda bir yapılmalıdır.