Sayfa Yükleniyor...
Haklarında anlatılan birçok efsane ve yapılan arkeolojik çalışmalar neticesinde ortaya çıkarılan bulgularla adından söz ettiren dünyaca ünlü kayıp şehirler hangileri? Yerleri nerede. İşte dünyanın tanıdığı bazı kayıp şehirlere dair bilgiler…
Tarihin tüm gizemi ve görkemini tamamını görmesek de anlatılan hikayeleri ve kalıntıları sayesinde buram buram hissettiğimiz kayıp şehirler, üzerinden geçen yıllara rağmen ilgi çekiciliğini korumayı başarıyor. Dünyanın tanıdığı ve geriye kalan kalıntılarının koruma altına alındığı kayıp şehirlerden bazılarına birlikte göz atalım.
Dünyaca ünlü 6 kayıp şehir
İsimlerini dünyaya duyurmayı başaran ve bir zamanların görkemli kentleri arasında yer alan günümüzün kayıp şehirlerinden 6 tanesini birlikte inceleyelim.
Angkor Wat, Kamboçya
Angkor Wat Kamboçya’nın Siem Reap isimli şehrinin 6 kilometre kuzeyinde konumlanan Angkor Antik Kenti’nde yer alan, dev bir tapınak kenti olarak kendini gösterir. Kral II. Suryavarman tarafından 1115 ve 1145 tarihleri arasında inşa ettirildiği bilinen Angkor Wat, Khmer mimarisinin en kıymetli örnekleri arasında yer alır. Kamboçya için son derece önemli bir konumu olan Angkor Wat, ülke bayrağında dahi bulunur. Yapılan tüm çalışmalar ışığında Angkor Wat’ın bin 800 metrekare genişliği olduğu ve sanayileşme dönemi öncesinde kurulduğu saptanmıştır. Kurulduğu dönemde dünyada yer alan en büyük şehir olma özelliği gösteren Angkor Wat, 1177 yılında yıkılmıştır. Geride kalan tüm kalıntılar, UNESCO tarafından koruma altına alınmıştır.
Persepolis, İran
MÖ 6. yüzyılın bitimine yakın bir dönemde Pers Kralı I. Darius (Dara) tarafından kurulan Persepolis, Pers İmparatorluğu’na başkentlik yapmıştır. I. Darius’un peşinden tahta çıkan diğer krallar şehri büyütmüş ve içerisine önemli anıtlar yerleştirmişlerdir. Döneminin en ünlü şehirleri arasında olan Persepolis, MÖ 330 yılında Büyük İskender tarafından yerle bir edildi. Farsça dilinde Taht_ı Çeşid yani Çemşid’in Tahtı anlamına gelen Persepolis’ten geriye kalan tüm kalıntılar İran’ın Şiraz isimli şehrinde yer alıyor. Geride kalan tüm bu kalıntılar, aynı zamanda UNESCO tarafından koruma altına alınmıştır.
Troya, Çanakkale
Hisarlık Tepesi’nde konumlanan Troya, ilk olarak 1870’li yıllarda Heinrich Schliemann tarafından keşfedildi. Tarih öncesi kazıların yapıldığı ilk yer olarak tarihe geçen Troya, “aşk, kahramanlık ve uygarlık yuvası” olarak tanımlanır. Hakkında pek çok destan yazılan bu kadım kentin ilk kurucularının ise Dardanos’un çocukları ve torunları olarak biliniyor. Deniz kıyısı bir alanda yerleşim kurulması dolayısıyla tarım açısından son derece gelişmiş bir kent olan Troya’nın oldukça büyük bir alan üzerinde kurulduğu düşünülüyor.
Machu Picchu, Peru
İnkalı Hükümdar Pachacutec Yupanqui tarafından tahminen 1450’li yıllarda inşa ettirilen Machu Picchu, Peru’nun en önemli yapılarından biridir. And Dağları’nda yer alan bir dağ zirvesinde yer alan Urubamba Vadisi’nde kurulmuş olan Machu Picchu şehri, toplamda 2 bin 430 metre yükseklikte konumlanır. Kentte 200’den fazla sayıda merdiven sistemi bulunur. Bu sistem sayesinde taş yapılar birbirine bağlanmıştır. Günümüzde de son derece iyi durumda olan 3 bin basamak, turistler tarafından yoğun ilgi görmektedir. Machu Picchu’nun neden yapıldığına dair kesin bir bilgi ise maalesef bulunmuyor.
Sukhothai, Tayland
Tayland sınırları içerisinde yer alan ve günümüzde UNESCO tarafından Dünya Mirasları Listesi’ne eklenen Sukhothai, uzun yıllar yüksek refah içerisinde bir hayat sürmüştür. Sukhothai Krallığı tarafından yönetilen şehir, Siyam şehir devleti olan Ayutthaya isimli bir krallık tarafından işgal edilmiştir. 1378 yılına denk gelen bu işgal sonrasında şehrin refah günlerinin geride kaldığı biliniyor.
Babil, Irak
Irak’ın başkenti Bağdat’ın sınırları içerisinde yer alan Babil adını tüm dünyanın bildiği Babil’in Asma Bahçeleri’ni bünyesinde bulundurur. Dünyanın 7 harikasından biri olan Babil’in Asma Bahçeleri ve Babil’de yer alan İştar Kapısı, şehrin simge yapıları arasında bulunuyordu. MÖ 1894 yılında kurulduğu bilinen Babil, Sümer ve Akad topraklarını içerisine alan büyük bir imparatorluktu. Günümüzde de adı bilinen döneminin en ünlü kralı, Hammurabi idi. Günümüzde Babil şehrinden geriye pek bir şey kalmamıştır.
BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Dünya Miras Listesi’nde: İzmir
Haber Merkezi