Sayfa Yükleniyor...
15 Ekim Beyaz Baston Özgürlük ve Güvenlik Günü nedeniyle açıklama yapan Beyaz Ay Derneği İzmir Şubesi Başkanı Salih Arıkan, bu özel günde siyasi partilerden, sendikalardan, derneklerden, vakıflardan günlerini hatırlayarak açıklama yapmalarını beklediklerini söyledi
TANER UYANIKER - ÖZEL HABER
15 Ekim Beyaz Baston Özgürlük ve Güvenlik Gününde Beyaz Ay Derneği İzmir Şubesi Başkanı Salih Arıkan, görme engellilerin sorunlarından yakındı. Siyasi partilerin, sendikaların, derneklerin, vakıfların kendilerine karşı daha ilgili olması gerektiğinin altını çizen Arıkan, 15 Ekimde bu kurumların görme engellilerin sorunlarını dile getirmeleri isteğinde bulundu.
Salih Arıkan kurumların görme engellilerin haklarını savunurken yanlış ifadelerde kaçınmaları gerektiğini belirterek, Yanlız karanlık dünyaları aydınlandı gibi renklerle ya da gerçek dışı açıklamalar değil. Engellilerin sorunlarının engellerinden değil de daha çok çıkarılan engellerden kaynaklandığını bizlerin ayrı şeyler değil de herkes için eşit erişilebilir alanlar istediğimizi, ön yargıları yıkarak bir birbirimizi tanımaya, anlamaya çalışmamız gerektiğini Beyaz Bastonun Görmeyenler için özgürlük ve güvenliğin simgesi olduğunun altını çizsinler. Sosyal Güvenlik Kurumunun Beyaz Bastonu ödediği ancak limitin çok düşük olduğu vurgulanmalı. Görme engelli çocuklara küçük yaşlarda Beyaz Baston Eğitimlerinin verilmesi gerektiği bunun bir kültür haline getirilmesi gerektiği vurgulanmalı. Görmeyen çocukların körler okullarından sonra kaynaştırma eğitimlerinde başarılı olmalarının tek yolunun iyi bir bilgisayar ve beyaz baston eğitiminden geçtiği vurgulanmalı. Görme engellilere acınması gereken kişiler değil de tüm insanlar gibi davranmamız gerektiği vurgulanmalı dedi.
HİZMETE AYNI ANDA ULAŞMA İSTEĞİ
Görmeyenlerin kitaplara, filmlere sağlıklı bireylerle aynı anda ulaşmak istediğini vurgulayan Arıkan, Bugünde, sesli betimlemeli filmlerin, dizilerin yaygınlaşması gerektiği, tüm çıkan basılı eserlerin aynı anda istenildiğinde; E-kitap sesli kitap ya da kabartma kitap olarak da çıkması gerektiği, tüm internet sitelerinin görmeyenlerin erişimlerine uygun olması gerektiği yazılmalı. Kaldırımların, masalardan, sandalyelerden, arabalardan arınması gerekir. İş yerlerinin kaldırımları işgal etmemesi, tüm toplu taşıma araçlarında sesli uyarı sisteminin olması gerekmektedir. Kaldırımlardaki ağaçlar düzenlenmeli ve engellilerin hayatını zora sokmamalıdır. Özetle kent yaşamıyla ilgili politikalar üretilirken engelliler göz ardı edilmemeli diye konuştu.
Haber Merkezi