İzmir’in en güzel hastanesiyiz

Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi Başhekimi Op.Dr. Hilmi Güngör, hastanede yapılan çalışmalarla ilgili bilgi verdi


  • Oluşturulma Tarihi : 25.07.2016 07:53
  • Güncelleme Tarihi : 25.07.2016 07:53
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
İzmir’in en güzel hastanesiyiz

EMİRCAN IŞILDAK – ÖZEL HABER

İzmir Kuzey Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği’ne bağlı Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi Başhekimi Op.Dr. Hilmi Güngör, İzmir’in tarihi hastanesiyle ilgili bilinmeyenleri paylaştı.

 Kentin özellikle ortopedi tedavisi gibi alanlarda öncü hastanesi konumunda olan Seyfi Demirsoy Hastanesi’ndeki yeniliklerden ve yapılan çalışmalardan bahseden Güngör, kapasitesi ve sayısı artırılması planlanan yoğun bakım servisleri, yoğun şekilde çalışmalarına devam eden palyatif bakım servisi ve Türkiye’de devlet hastaneleri genelinde ilk kez hayata geçirdikleri diyabetik ayak servisi ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.

YOĞUN BAKIM SAYIMIZ ARTIYOR

Güngör konuşmasına Seyfi Demirsoy Hastanesi ile ilgili bilgi vererek başladı. Göreve geldiği zamandan itibaren hastanenin niteliği artırmak için çalışmalar yaptığını ifade eden Güngör, “Hastanemiz eski bir SSK hastanesidir. Devlet hastanesi statüsüne kavuşmasıyla birlikte de son yıllarda önemli çalışmalar yapılmıştır. Göreve başladığımız zamandan bu yana hastalarımızın faydalanabileceği çalışmalar, girişimler yapmaya gayret ettik. Bu amaç doğrultusunda hareket ettik. Buna bağlı olarak özellikle acil servisimizde önemli değişiklikler yaptık. Servisimize yeni bir röntgen alanı kazandırdık. Gözlem alanlarını büyüttük. Şu dönemde de yeni bir yoğun bakım planlaması yapıyoruz. İzmir’de ve Türkiye genelinde yoğun bakım ihtiyacının fazla olduğunu biliyoruz. Bu doğrultuda hareket ediyoruz. 1. basamak olan iki adet yoğun bakımımızı 2. basamağa çıkarmaya çalışıyoruz. Çalışmalar devam ediyor. Bir tane 10 yatak kapasiteli 3. basamak yoğun bakımımız var. 3. seviye hastaların fazlalığından dolayı 1. seviye yetersiz kalıyor. Bunu gidermek için çaba sarf ediyoruz. Çalışmalar tamamlandığında 16 yatak kapasiteli 2. seviye bir yoğun bakım servisine sahip olacağız” dedi.

DİYABETİK AYAK SERVİSİ BİR İLK

Devlet hastaneleri kategorisinde Türkiye’de ilk kez faaliyete geçirdikleri “Diyabetik Ayak Servisi” ile ilgili de bilgilendirmelerde bulunan Güngör, “Palyatif bakım servisimiz ben göreve geldiğim zaman açılmıştı. Bu servisimiz halen 7 yatak kapasitesiyle hizmet vermeye devam ediyor. Bu servisimize de yoğun bir talep var. Bu servisimizde aynı zamanda hasta memnuniyetleri de oldukça yüksek. Bu servisimizin dışında ülkemizde ihtiyaç duyulan bir servisimizi faaliyete aldık. Diyabetik ayak servisimizi kurduk. Türkiye’de bu servisi açan ilk devlet hastanesiyiz. Normal şartlarda diyabet hastaları yoğun bakıma geldiği zaman, dahiliye, intaniye, ortopedi arasında dolaşıyorlar. Polikliniklerde zaman kaybediyorlar. Sonunda da hastalar tam olarak bilinçlenmeden tedavi tamamlanmadan ayakları kesiliyor. Bu da kesin sonuç olmuyor. Çünkü hasta bilinçlenmediği için tekrardan diyabetik ayak oluyor. Kesimler devam ediyor. Biz de bu süreci sonlandırmak adına, hastaların ayaklarının kesilmeden tedavisini tamamlamaları ve eğitim hizmeti sunup tekrar aynı hastalığa yakalanmamaları için tam teşekküllü servis açma ihtiyacı duyduk. Bu hareketle açtığımız servisimiz 10 yatak kapasiteyle hizmet vermeye devam ediyor. Bizleri mutlu eden sonuçlar alıyoruz. Ayağının kesilmesine kesin gözüyle bakılan fakat bizim servisimizde tedavi olup ayağı düzelen hastalarımız oldu. Hastalar da hizmetten çok memnunlar. Tabi bunun yanı sıra başvuru da çok oluyor. Taleplere zor da olsa yetişebilmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

HEMŞİRELERE SERTİFİKA PROGRAMI

Hastane bünyesinde hemşirelere yönelik eğitim programları da düzenlediklerini söyleyen Güngör, “Hastanemizin bir toplantı salonuna ihtiyacı vardı. Bu ihtiyacımızı karşılayabilecek bir toplantı salonumuzu hizmete aldık. Bunun yanı sıra eğitimlerimiz de devam ediyor. Ameliyat hemşireliği sertifika programımızı başlattık. Devlet hastanesi olarak da Çanakkale ile beraber Türkiye’de bu eğitimi veren iki hastaneden biriyiz. Bu sertifika programımızı 3 dönem boyunca başarıyla tamamladık. Ara verdiğimiz yaz döneminden sonra kışın devam edecek. Her dönem 20 hemşire arkadaşımıza eğitim verdik, vermeye de devam edeceğiz. Bu eğitim kapsamında toplam 60 hemşiremiz eğitimlerini tamamlayıp, Sağlık Bakanlığı’ndan sertifikalarını aldı” dedi.

HASTALAR PASTA YAPIYOR

Psikiyatri servisinde yatan hastalar için toplu terapi programları uygulandığını belirten Güngör, hastaların haftanın bir günü mutfağa geçip pasta ve kurabiye yaptıklarını söyledi. Hastanede ayrıca denetimli serbestlik hizmeti de verdiklerini ifade eden Güngör, “Psikiyatri servisimiz de 20 yatak kapasitesiyle hizmet veriyor. Tek kişilik ya da iki kişilik odalarda hastalarımız tedavi oluyorlar. Uzman hemşire ve çalışanlarımızla tedavi hizmeti sunuyoruz. Hastalarımız keyifli bir ortam ve ekiple bir arada oluyorlar. Servisimizde sosyal faaliyetler yürütüyoruz. Her hafta çarşamba günü hastalarımız mutfağımıza geçip pastalar, kurabiyeler yapıyorlar. Daha sonra hep birlikte sofra kurup bir araya geliyoruz. Ayrıca servisimizde denetimli serbestlik hizmeti de veriyoruz. Madde bağımlılığı olan ve mahkum hastalarımızın takiplerini yapıyoruz. Tüm düzenli kontrolleri ve tetkikleri hastanemizde gerçekleştiriyoruz. Düzenli olarak da raporluyoruz. Bunların yanı sıra toplum ruh sağlısı merkezimizde tedavilerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor. Psikiyatri uzmanımız ve psikologlarımızın kontrolünde hastalarımızın uğraş terapileri ve takipleri yapılıyor” şeklinde konuştu.

SÜNNETTE ÖNCÜ HASTANE

Hastanelerinde sünnet operasyonlarının da yoğun olarak gerçekleştirildiğini vurgulayan Güngör, “İzmir’de sünnet yapılan tek hastaneyiz. Diğer hastanelerde çok kısıtlı sayıda ve kısıtlı hekim tarafından sünnet yapılıyor. Ama bizim hastanemizde tüm üroloji doktorları sünnet yapabiliyor. Ayrıca ameliyathanemizde sadece sünnet için yerler ayrılmış durumda. Ciddi sayılarda sünnet yapıyoruz. Çoğu hastane diğer ameliyatlarından fırsat bulup, zaman ayırıp sünnet yapamıyor. Bizim doktorlarımız ise tamamen gönüllü olarak bu işe kalkıştılar. Kendi ameliyatlarının dışında ellerinden geldiğince sünnet operasyonu da yapıyorlar” dedi.

POLİKLİNİK SAYISI ARTIYOR

Güngör hastane genelinde poliklinik sayılarının arttığını belirterek, “4 bin 500 civarında polikliniğimiz var. Geçtiğimiz yıl 3 bin 500 civarındaydı. Sayımız oldukça arttı. Ameliyat sayılarımızda da aynı şekilde artış var. A grubu olarak nitelendirdiğimiz ameliyat sayılarında artışımız var. Özellikle ortopedi, beyin cerrahisi ve genel cerrahide büyük ameliyatlar yapılıyor. Hatta eğitim araştırma hastaneleri ve üniversite hastanelerinde yapılan birçok ameliyatın hastanemiz bünyesinde yapılabildiğini söyleyebilirim. Ağırlıklı olarak ortopedi dalında kentin büyük bir yükünü çektiğimizi ifade edebiliyoruz” dedi.

“SİT ALANI ENGELLİYOR”

Seyfi Demirsoy Hastanesi’nin içinde bulunduğu alanın sit alanı olma özelliği taşıdığını, bu bakımdan fazla müdahalede bulunamadıkları söyleyen Güngör, “Bulunduğumuz alan yoğunluklu olarak sit alanı olarak ilan edilmiş bir bölge. Biz de hastanemiz bünyesine yeni bina kazandırmaktan ziyade, hastanemize bir kreş yapmak istiyoruz. Kazı gerçekleştirmeden, prefabrik olarak bir kreş binası yapabilmek için gerekli izinleri hazırladık. Ancak yine sit alanı dezavantajımız olduğu için belirli aşamadan sonrasına ilerleyemedik. Ana bina haricindeki diğer binalarımız eski yapılar olduğu için her türlü afete karşı yenilenmeye ihtiyaç duyuyor. Sit sorununa takıldığımız için şu aşamada bir adım atamıyoruz” yorumu yaptı.

“İZMİR’İN EN GÜZEL HASTANESİ”

Güngör Seyfi Demirsoy Hastanesi’nin tarihi dokusu ve yapısıyla İzmir’in en güzel hastanesi olduğunun altını çizerek, “Hastanemiz fiziki konumu itibariyle, geniş bahçesiyle, tarihi dokusu ve binalarıyla İzmir’in en güzel hastanesidir. Bahçemizde değişik çalışmalar planlıyoruz, gerçekleştiriyoruz. Bu kapsamda Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ile ortak bir çalışma projemiz var. İlerleyen dönemde başlamayı planlıyoruz. Ayrıca laboratuvar konusunda da ciddi çalışmalarımız var. Hastane bünyesindeki mevcut laboratuvarlarımız ruhsatlandırıldı. Bu konuda İzmir’de ilk olma özelliği taşıyoruz. Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüğü’nden tam teşekküllü laboratuvar belgemizi aldık. Bunun dışında radyoloji bölümümüzü yeniledik. Kemik dansitometresi, dijital memografi, dijital röntgen gibi daha modern cihazları bölümümüze kazandırdık. Radyoloji bölümümüzde eksiksiz bir şekilde modern hizmet sunuyoruz” dedi.

“AYNI GÜNE RANDEVU VERMEYİ AMAÇLIYORUZ”

Güngör son olarak randevu alacak hastaları bekletmediklerini vurgulayarak, “Hastalarımızı tahlil ve röntgen sonuçlarında bekletmiyoruz. Bunun için ekstra hassasiyet gösteriyoruz. İzmir’de birçok sağlık kurulu bu tedaviler için aylar sonrasına randevu veriyor. Biz doktorlarımızın da bu konudaki fedakarlığı sayesinde her gün sağlık kurulu yapmaya başladık. Hastalarımıza verdiğimiz randevu sürelerini maksimum 10 güne kadar çektik. 3 ay sonrası için gün verirken, şu an 10 gün sonraya gün veriyoruz. Önümüzdeki dönemde aynı güne randevu vermeye başlamayı planlıyoruz. Sonuçları da ertesi gün teslim ediyoruz. Durum böyle olunca İzmir’deki çoğu hasta da bizim hastanemizi tercih ettiği için sağlık kurulunda hasta sayımız fazlasıyla artış gösterdi. Günlük baktığımız hasta sayımız iki katına çıktı” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi