Türk Tabipleri Birliği: Diyanet’in açıklamaları Anayasa’nın laiklik ve cinsiyet eşitliği ilkelerine aykırıdır

Kadınların eşit miras hakkını ‘kul hakkı yemek’ olarak nitelendiren Diyanet İşleri Başkanlığı, tepkilerin odağında. Türk Tabipleri Birliği Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu ile Merkez Konseyi, yaptığı açıklamada Diyanet’in anayasal görev ve sınırlarını hatırlatarak, “Diyanet’in açıklamaları Anayasa’nın laiklik ve cinsiyet eşitliği ilkelerine aykırıdır” dedi.

“Diyanet’in açıklamaları Anayasa’nın laiklik ve cinsiyet eşitliği ilkelerine aykırıdır” başlıklı açıklamada ifadelere yer verildi: “Kadın bedeni üzerinden ahlak tanımı yapan hutbelerin ardından, kadınların ve kız çocuklarının eşit miras hakkını “kul hakkı yemek” olarak nitelendiren Diyanet İşleri Başkanlığı, cuma hutbelerine bir yenisini eklemiş; kadınların toplumsal yaşamdaki eşitliğine ve kazanılmış haklarına müdahale ederek, medeni hakları geriye götüren bir kurum haline gelmiştir.”

BU SÖYLEMLER KABUL EDİLEMEZ

Açıklamanın devamında, “Oysa sağlıklı bir toplumsal yaşam, ancak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması; herkesin kimliğini özgürce ifade edebilmesi, bu kimlikle yaşayabilmesi ve yasalar karşısında eşit haklara sahip olmasıyla mümkündür. Kadınların ve erkeklerin eşit miras hakkı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ile açıkça güvence altına alınmıştır. Bu hak, Anayasa’nın 10. maddesiyle güvence altına alınan eşitlik ilkesinin ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin bir gereğidir. Dolayısıyla bu hak, vazgeçilmez bir yurttaşlık hakkıdır. Kadınların toplumsal, ekonomik ve siyasal alandaki eşit haklarını savunmak; onların sosyal, fiziksel ve ruhsal iyilik halleri için bir zorunluluktur. Kadınların ekonomik bağımsızlığı ve gücü, kadın sağlığının en önemli bileşenlerinden biridir. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, Anayasa’nın 136. maddesinde tanımlandığı üzere, “laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşüncelerin dışında kalarak, milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinmesi” gerektiğini hatırlatır; kadın ve LGBTİ+ karşıtlığı üreten ve anayasal sınırları aşan söylemlerinin, toplumsal barışa ve dolayısıyla toplum sağlığına zarar verdiğini vurgular, bu söylemleri kabul edilemez bulduğumuzu belirtiriz” sözleri dikkat çekti. 

Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA