Sayfa Yükleniyor...
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği (RATEM) ve CEO Event tarafından, Ekonomi Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Tanıtım Fonu destekleriyle düzenlenen IFTV - Uluslararası İstanbul Film ve Televizyon Forum ve Fuarına katıldı
Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayında düzenlenen programa, Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, RTÜK Başkanı Prof.Dr. İlhan Yerlikaya, RATEM Başkanı Yusuf Gürsoy ve davetliler katıldı.
Forumda bir açılış konuşması gerçekleştiren Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Türkiyede hem sinema hem televizyon sektörünün son yıllarda teknik olarak belli bir aşama kat ettiğini mutlulukla izlediklerini belirterek, Bu sektörlerde güzel sonuçlar elde ediliyor. Ancak hem içerik bakımından hem de uluslararası rekabet alanında alacağımız daha çok fazla mesafe olduğunu da sizlerle paylaşmak istiyorum dedi.
Arzumuz insanlığın ortak değerleri
Bakan Kurtulmuş, Televizyon ve sinemanın diğer bütün plastik sanatlar arasında farklı bir niteliği var. İkisinin de en temel özelliği, herhangi bir eğitim, birikim gerektirmeden, çok yaygın kitlelere çok çabuk şekilde ulaşabilme ve onlara bir şekilde tesir edebilme gücüdür. Televizyonlarımızı izlerken izlediğimiz konuyla ilgili herhangi bir ön bilgi şartına gerek yoktur. Aynı şekilde bir filmi izlerken de o filmle ilgili herhangi bir bilgiye sahip olmamız gerekmiyor. Çok geniş bir alanda farklı kesimleri etkisi altına alabilecek, insanlara istediği mesajı çok rahat şekilde ulaştırabilecek, çok etkili iki araçtan bahsediyoruz. Bu araçların objektif şartlarda iyi kullanılması da mümkündür, yanlış ya da kötü kullanılması da mümkündür. Gönlümüz arzu eder ki hem sinemanın hem de televizyonların yapıcı bir dille ve insanlığın ortak değerlerini artıracak bir üslupla iyi bir şekilde kullanılmasının yaygınlaşmasıdır ifadelerini kullandı.
ALGI OPERASYONLARI YÜRÜTÜLÜYOR
Filmler ve televizyonları, bilmediğini öğrenmenin, tanımadığını tanımanın aracı olarak kullanmak gerektiğini ifade eden Bakan Kurtulmuş, Bu yönde hareket etmenin, aklın, siyasetin ve irfanın gereğidir. Bu çerçevede özellikle algı operasyonuyla karşı karşıya kalan Türkiyenin hem sinema sektörüne hem televizyon yayıncılarına çok büyük iş düşüyor. Türkiye dünyanın en büyük kültürel hazinesinin üzerinde oturuyor. Selçukludan Osmanlıya, Helenistik dönemden İslamiyete, Anadolunun pek çok medeniyete ev sahipliği yaptı. Bu eserlerin büyük bir kısmı halen yeterince tanıtılamadı. Bunların tanıtılabilmesi, bu engin kültürün Türkiyenin barış dilinin geliştirilmesine katkı sunabilmesi için siz değerli sektör temsilcilerine çok büyük görevler düştüğünü ifade etmek isterim. Bu anlamda televizyon dizilerimizi, programlarımızı, belgesellerimizi, sinema filmlerimizi bu dilin aracı olarak kullanmak, artık Türkiyede sektörün geldiği birikim itibarıyla kolay şekilde yapabileceği bir iştir diye düşünüyorum. Bu konuya hassasiyetle eğilmemiz gerektiğini, özellikle Türkiye üzerinde bir takım yanlış algı operasyonlarının üretilmeye çalışıldığı şu günlerde hayati önem taşıdığını sizlerle paylaşmak isterim. Dünyanın bazı yerlerinde, özellikle Avrupada, Batı Avrupada öyle çok da masum olmayan, hesaplı, planlı, iyi çalışılmış bir yabancı düşmanlığı, İslam karşıtlığı ve bunların somuta indirgenmiş şekli olarak, Türkiye düşmanı bir takım algılarla boğuşmak durumundayız. Bunlara verilecek cevap onların kullandığının aynısı olamaz. Bunlara verilecek cevap, Türkiyenin üzerinde oturduğu bu kültürel mirasın, kültürel zenginliğin onlara dünya kamuoyu vasıtasıyla hatırlatılmasını sağlamak olmalıdır şeklinde konuştu. (İHA)
Haber Merkezi