Halepçe ile Kürtlerin makus talihi yeniden yazıldı

SAMİ GÖKÇE/ANKARA

Meclis’te basın toplantısı düzenleyen Cuma içten, “27 yıl önce ölümün soğuk esintisinin elma kokusuna bürünerek Halepçe’yi sardı. O kokunu kaynağını aramak için yataklarından çıkan çocuklar, yakın tarihin en vahşi katliamına adım attıklarından bihaberdiler! O gün Halepçe’de Kürtlerin makus talihi yeniden yazıldı” diye konuştu.  

 RUHLARDAKİ ACININ DERİN İZİ

O gün hayatını kaybeden masun çocukların gözlerinden, katliama sessiz kalan insanlığa sitem dolu, donuk bir bakışın olduğunu dile getiren İçten, “O masum çocukların bakışlarında, on binlerce kişinin şehit edilmesine karşı kafasını kuma gömenlere, ‘mahşerde elbette hesaplaşırız’ mesajı vardı” dedi.

Bugün geldiğimiz noktada Halepçe katliamının dünyanın utanç abidesi olduğunu kaydeden İçten, “İnsanlığın kanayan yarası, Kürtlerin özelinde dünya insanlığına yapılan en vahşi soykırımdır. Unutulması asla mümkün olmayan tarih yazgısıdır. Gözlerden süzülen duru yaşların en sönük parıltısı, ruhlardaki acının derin izidir” diye konuştu.

Çocuk, kadın, yaşlı demeden binlerce insanın katledilmesinin üzerinden 27 yıl geçmesine rağmen o günün acısının tazeliğini koruduğunu vurgulayan İçten, “Böyle bir katliamın emrini verenlerin yanında, bir de bu katliama sessiz kalıp ortak olan devletler vardı. Bu vahşet, dünyanın gözü önünde cereyan etti. Ancak ne bir ses veren oldu ne de bir sahip çıkan. Öyle ki bu zehirli gazları Saddam’a bu dünya vermişti. Bu katliamı yapanlar ne kadar suçlu ise buna sessiz kalan insanlık da o kadar suçludur. Bu cinayettin failidir” ifadesini kullandı

HALEPÇE YAPILANLAR SURİYE’DE DE YAPILDI

27 yıl önce Halepçe’de yapılan soykırım bugün Suriye’de yapıldığına dikkat çeken İçten, “Ne acıdır ki Halepçe katliamına zemin hazırlayan, Kürtleri yok etmesi için Saddam diktatörüne silah sağlayanlar, bugün aynı rolü Suriye’de oynuyor. Çeyrek asır önce Halepçe’yi kana bulayan katiller, bugün aynı katliamı Suriye’de yapmayı devam ediyor. Saddam’a kimyasal bomba attıranlar, iğrençliklerini örtmek ve dünyaya şirin görünme adına onu asmışlardı. Esad’ı maşa gibi kullanan üst akılsızlar, Suriye’de yüz binlerce savunmasız insanın ölümünü neden oldu. Günü geldiğinde Esad’ın da Saddam ile aynı akıbetini yaşayacağını söylemek ileri bir öngörü olmasa gerek” dedi. 

Halepçe katliamı yapılırken Katar’da 53 İslam ülkesi toplanmıştı ancak hiç kimse Halepçe’ye dair tek söz bile söylemediğini hatırlatan İçten, “Ne ilginçtir katliama uğrayan Kürtler olunca, Müslüman ülkeleri ve dünyanın suskunluğu katmerleşiyor, adeta dilleri lal kesiliyor. Mısırlı yazar Fehmi Şinnavi’nin ‘Kürtler, İslam ümmetinin yetimleridir’ tespitini hatırlatmadan geçmek istemiyorum” dedi.  

TÜRKİYE KÜRT VATANDAŞLARINA SAHİP ÇIKTI

Dünyanın sessizliğine rağmen Türkiye’nin Halepçeli Kürtlere sahip çıktığını vurgulayan İçten, sözlerini şöyle tamamladı: “Varoluşunda bugüne kadar mazlum ve mağdur insanlara kucak açan Türkiye, her şeye rağmen sınır kapılarını açarak on binlerce Kürt vatandaşına sahip çıkmış, acılarına ortak olmuştur. Dün Kürt kardeşimiz için göstermiş olduğumuz misafirperverliği bugün yerlerinden edilen 2 milyon Suriyeli kardeşimiz için gösteriyoruz. Geçmişte olduğu gibi bugün de gelecekte de aynı duyarlılığı göstereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.  Son olarak Halepçe’de hayatını kaybeden bütün şehitleri rahmetle anıyorum. Rabbim benzer acıyı hiçbir millete, hiçbir dine, hiçbir ülkeye, kısaca insanlığa hiçbir zaman yaşatmasın.”

Haber Merkezi