İzmir’e 80 yıllık yatırım

EMİRCAN IŞILDAK

Referandum çalışmaları kapsamında İzmir’e gelen Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti İl Başkanlığı’ndaki ziyaretinin ardından İzmir Valiliğinde gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Gündemin ilk sırasında yer alan Hollanda krizine vurgu yapan Yılmaz, Avrupa’daki ırkçı yaklaşımların altını çizdi. Milli Eğitim Müdürlüğü’nde de eğitimcilerle bir araya gelen Bakan Yılmaz, eğitime yapılan yatırımlara vurgu yaptı. İzmir’e 80 yılda yapılan derslik sayısını yaptıklarını ifade eden Yılmaz, eğitimin özellikle sağlık konusundan bile önce geldiğini sözlerine ekledi. İzmir’de yoğun programına AK Parti İzmir İl Başkanlığı ziyaretiyle başlayan Bakan Yılmaz’ın ikinci durağı ise İzmir Valiliği ve Milli Eğitim Müdürlüğü oldu. Yılmaz, ziyaretinde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

IRKÇILIK VURGUSU

Hollanda’nın Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’ya yönelik skandal tavrına ilişkin soruları yanıtlayan Yılmaz, “Avrupa’nın iç sorunu fakat bize de yansıyan yanı oluyor. Irkçılıkla yaklaşırsanız cumartesi günü Hollanda’da gördüğümüz olay oldu. Wilders iktidar olmasın diye bir gayret var ama bilin ki Wilders iktidardaydı. Dolayısıyla iktidarda olduğunda aşırı ırkçılar olduğunda ne oluyor? Ulusal hukuk ihlal ediliyor. Bu ırkçılar iktidarda olduğunda ne oluyor, Hollanda’nın yıllardan beri geçmiş itibari varsa o itibarını yerlerde süründürüyor. Bu gidişatın Avrupa ülkelerine itibar kazandırdığı, değerini artırdığı söylenemez” değerlendirmesinde bulundu.

SURİYELİLERİ HATIRLATTI

Yılmaz, Türkiye’nin ayrımcı politikayı hiçbir zaman gütmediğini söyleyerek sözlerine şu şekilde devam etti: “Bundan bize de düşen bir pay var. Cenab-ı Allah’a hamdolsun. Türkiye hiçbir zaman ırkçı, ayrımcı politika gütmemiştir. 80 milyonu kucaklamıştır. Türkiye’de şu an 3 milyon üzerinde göçmen, sığınmacı var. Suriye’den buraya geliyor. Herkes yurt dışından gelenlere yardım edebilecek kapasitede olmanın gururunu duyuyor. İmparatorluk bakiyesi bir ülkeyiz. Bu bakiyesi olan bir ülke farklı kültüre açıktır, bir arada yaşamaya da alışkındır. Dolayısıyla bu bizi zirve yaptı. Eğer ki böyle dışlayıcı ötekileştirici, kutuplaştırıcı olursa Avrupa’nın zevali yakındır.”

“TEKLİ EĞİTİME GEÇECEĞİZ”

Bakan Yılmaz, İl Milli Eğitim Müdürlüğündeki toplantıda ise milli eğitim müdürleri ve okul yöneticileriyle bir araya geldi. Bakan Yılmaz, eğitimin sağlıktan önce geldiğinin altını çizdi. Eğitimin hakkıyla verildiğinde sağlığın da hakkıyla verilmiş olacağını söyleyen Yılmaz, “Bütçeden eğitime ayırdığımız oran yüzde 20. 2002'de mili eğitime ayrılan bütçe 11 milyar lira. Oran bakımından o dönemin bütçesine göre yüzde 10'a tekabül ediyor. Şimdi 122 milyar lira. Kaliteli eğitim için okullar, derslikler yaptık. Derslik başına düşen öğrenci sayısı 25. İstisnaları var. Önümüzdeki dönemde o istisnaları ortadan kaldıracağız. Sayın Başbakanımızın da talimatıyla 2019 yılının sonuna kadar tekli eğitime geçeceğiz” şeklinde konuştu.

ÖĞRETMENE YÜZDE YÜZ İYİLEŞTİRME

Öğretmenlerin doğuda kanaat önderi olduğuna dikkat çeken Yılmaz, öğretmenin itibarını her zaman üstte tutmak gerektiğini söyledi. Doğuda görev yapan öğretmenlerin hemen hemen hepsinin kendi dönemlerinde atandığını söyleyen Yılmaz, “Muş'ta 3 bin 500 öğretmenden 600 öğretmen kaldı diyorlar. Öğretmen kaliteli eğitim vermesi için öğrenciyi ve ailesini tanımalı. 1 yıllık öğretmenlerle kaliteli eğitim mümkün değil. Bu yıl 20 bin öğretmeni göreve başlatmıştık. 20 bin öğretmen daha alacağız. 10 bin öğretmen de ağustos ayından sonra alınacak. 30 bin öğretmen adayımızı milli eğitim ailesine katacağız. 2002'de haftada 15 saat ek ders veren öğretmene 400 dolar ödeniyormuş. Şimdi aldığı 942 dolar. Yüzde 100'den fazla bir iyileştirme yapılıyor” diye konuştu.

 İZMİR’E 80 YILIN YATIRIMI

Geçmişte eğitim konusunda büyük açıklar bulunduğunu belirten Yılmaz, “İzmir'de 80 yılda yapılan derslik sayısı kadar derslik yapıyoruz. Bugün her başarının arkasında mutlaka eğitimin payı vardır. Eksik varsa o da eğitimdendir. Öğrenci ve öğretmen sorunlarıyla ilgilenip çözme bakımından Milli Eğitim yöneticilerimize çok büyük iş düşüyor. Eğitimde memnuniyeti artırmamız lazım. Herkes kendi öğrencilerinden 5 kişiyi arasın öğrenci velisine sorsun; ‘Okulla ilgili, öğretmenle ilgili şikayetleriniz var mı?' Ulaşamadığınız hiçbir veliniz olmaması lazım. Sizden ricam; öğrenci, öğretmen ve velilerinizle bire bir ilgilenmeniz” diyerek eğitimcilere tavsiyede bulundu.

YGS’DE GEÇ KALANLAR SORULDU

Hafta sonu yapılan Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) birkaç dakika geciktiği için sınava alınmayan adaylar hakkında da konuşan Yılmaz, “Böyle bir şey olmuş, kişiler hata yapmış, hataların da bedeli biraz ağır olmuş. Ne yapmak lazım, bir dahaki yıllarda mutlaka 15 dakika önce değil, yarım saat önce orada olmak lazım” dedi. Konu hakkında ÖSYM Başkanı'nı aradığını da aktaran Bakan Yılmaz, şöyle konuştu: “ÖSYM Başkanımızın söylemiş olduğu şu, 'Sınava girerken sınav giriş kimlik belgesi veriyoruz. Bu sınav giriş belgesini kişiler internet üzerinden alıyor. İnternet üzerinde bu kimlik belgesi verilmeden önce mutlaka orada uyarı olduğunu, 15 dakika önce orada olmayı taahhüt ediyorum, orada mutlaka olacağım diyerek buton var. O butona bastıktan sonra kimlik kartının alınacağı biliniyor. Hiçbir şey yokmuş da gelenleri 15 dakika almadım, benim haberim yoktu gibi bir yaklaşım doğru değildir.”

Haber Merkezi