Tarihte bugün ne oldu? 3 Kasım…

3 Kasım, tarih boyunca keşiflerden siyasi gelişmelere, bilim, kültür ve sanat alanındaki önemli olaylara sahne oldu. Bu tarih hem dünya hem de Türkiye açısından birçok dönüm noktasına ev sahipliği yaptı. İşte 01 Kasım tarihte bugün yaşananlar, doğumlar ve ölümler…

TARİHTE BUGÜN NE OLDU? 

3 Kasım tarihi, dünya ve Türkiye tarihinde birçok dönüm noktasına sahne oldu. Tanzimat Fermanı’nın ilanından Susurluk kazasına, Mona Lisa’nın sipariş edilmesinden Joe Biden’ın seçilmesine kadar, 3 Kasım unutulmaz olaylarla dolu bir gün olarak tarihte yerini aldı.

Osmanlı İmparatorluğu’nda modernleşme hareketlerinin başlangıcı sayılan Gülhane Hatt-ı Hümayunu, 3 Kasım 1839’da ilan edildi. Bu belgeyle Tanzimat dönemi resmen başladı ve Osmanlı’da hukuk, eğitim ve idare alanlarında büyük reformların yolu açıldı.

İstanbul’un simgelerinden biri olan Sirkeci Garı, 3 Kasım 1890’da hizmete girdi. Gar, ünlü “Orient Ekspresi”nin Avrupa’dan getirdiği yolcuların İstanbul’a ilk adım attığı yer olarak tarihe geçti.

Panama, 3 Kasım 1903’te Kolombiya’dan ayrılarak bağımsız bir ülke oldu. Bu gelişme, Amerika kıtasında yeni bir devletin doğuşuna işaret etti.

I. Dünya Savaşı’nda Çanakkale Boğazı’na yönelik ilk bombardıman 3 Kasım 1914’te yapıldı. İngiliz ve Fransız donanmaları, Ertuğrul ve Seddülbahir tabyalarını bombalayarak Osmanlı savunmasını test etti.

Ankara’da inşa edilen Çubuk Barajı, 3 Kasım 1936’da dönemin Başbakanı İsmet İnönü’nün katılımıyla açıldı. Baraj, Türkiye’nin ilk betonarme barajı olma özelliğini taşıyor.

Sovyetler Birliği, 3 Kasım 1957’de Sputnik 2 uydusunu uzaya gönderdi. Bu uyduda yer alan köpek Laika, uzaya çıkan ilk canlı olarak tarihe geçti.

3 Kasım 1996’da Balıkesir’in Susurluk ilçesinde meydana gelen trafik kazası, Türkiye’nin siyasi tarihine damga vurdu. Kazada eski Emniyet Müdürü Hüseyin Kocadağ, ülkücü Abdullah Çatlı ve Gonca Us hayatını kaybetti; milletvekili Sedat Bucak yaralandı. Olay, devlet–mafya–siyaset ilişkilerini gün yüzüne çıkardı.

3 Kasım 2002’de yapılan erken genel seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) büyük bir zafer kazandı. Böylece Türk siyasetinde yeni bir dönem başladı.

Amerika Birleşik Devletleri’nde 3 Kasım 2020’de yapılan başkanlık seçimlerini Demokrat Joe Biden kazandı. Biden, ülkenin 46. başkanı olarak göreve başladı.

TARİHTE BUGÜN KİM DOĞDU?

Türk asıllı Avusturyalı eski millî futbolcu ve teknik direktör Veli Kavlak, futbolculuk döneminde orta sahada ön libero pozisyonunda sergilediği mücadeleci oyunuyla tanındı. Uzun yıllar formasını giydiği Beşiktaş’ta gösterdiği performansla taraftarların gönlünde taht kuran Kavlak, aktif futbolculuk kariyerini noktaladıktan sonra teknik direktörlüğe yöneldi. 2024 itibarıyla Beşiktaş U19 Takımı’nın teknik direktörlüğünü yürütmektedir.

Viyana’da Türk bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Veli Kavlak, futbola 1995 yılında Post SV Wien altyapısında başladı. Henüz iki gün sonra Rapid Wien scoutları tarafından keşfedilerek bu kulübün altyapısına geçti. Genç yaşlarda gösterdiği üstün performans onu kısa sürede A takıma taşıdı.

2004 yılında, henüz 16,5 yaşındayken Rapid Wien’in A takımında forma giymeye başlayan Kavlak, o dönemde kulüp tarihinde en genç yaşta forma giyen ikinci futbolcu unvanını kazandı. İlk profesyonel sezonunda Avusturya Ligi şampiyonluğu yaşayarak kariyerine parlak bir başlangıç yaptı.

2005-2010 yılları arasında yeşil-beyazlı formayla istikrarlı bir grafik sergileyen futbolcu, hem Avusturya Bundesliga hem de Avrupa kupalarında önemli tecrübeler edindi. 2007-08 sezonunda Rapid Wien ile bir kez daha lig şampiyonluğu yaşarken, aynı dönemde UEFA Kupası’nda da takımın kilit isimlerinden biri haline geldi. 2010-11 sezonunda Beşiktaş’a karşı Avrupa Ligi maçında ağları sarsması, siyah-beyazlı ekibin dikkatini çekti.

Veli Kavlak, 27 Mayıs 2011 tarihinde Rapid Wien’den 750 bin avro bonservis bedeliyle Beşiktaş’a transfer oldu.
Carlos Carvalhal yönetiminde Süper Lig’de forma giymeye başlayan genç orta saha, kısa sürede takımın vazgeçilmezlerinden biri haline geldi.

Beşiktaş formasıyla gösterdiği mücadeleci oyun, bitmek bilmeyen enerjisi ve çift yönlü orta saha performansıyla taraftarların “Atom Karınca” lakabını almasına neden oldu. Özellikle Manuel Fernandes ile kurduğu uyumlu ikili, siyah-beyazlı takımın orta sahasına uzun yıllar dinamizm kattı.

2013 yılında eski İnönü Stadı’nın son maçında Gençlerbirliği’ne attığı gol, Beşiktaş tarihine unutulmaz bir an olarak geçti.

Slaven Bilić döneminde de takımın kilit oyuncularından biri olarak forma giymeye devam eden Kavlak, 2014-15 sezonunda hem ligde hem Avrupa’da başarılı performans sergiledi. Aynı sezon Adana Demirspor maçında hakemin rakip oyuncuya verdiği haksız kırmızı kartı geri aldırmasıyla fair-play örneği göstererek büyük takdir topladı.

Ancak kariyerinin en parlak döneminde yaşadığı tekrarlayan omuz sakatlıkları, futbol hayatını olumsuz etkiledi. 2015 yılından sonra uzun süre sahalardan uzak kalan Kavlak, 2016 ve 2017 sezonlarında sadece birkaç maçta forma giyebildi.

Yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle 2018 yılında futbolu bırakma kararı aldı. Beşiktaş’tan ayrılış sürecinde açtığı tazminat davasını kazanarak 8,6 milyon TL kazandı.

Avusturya doğumlu olmasına rağmen Türk kökenleriyle dikkat çeken Kavlak, tüm alt yaş kategorilerinde Avusturya Millî Takımı formasını giydi.

U-16’dan A takıma kadar her kademede görev alan futbolcu, 2007 FIFA 20 Yaş Altı Dünya Kupası’nda yarı finale yükselen Avusturya kadrosunun önemli oyuncularından biriydi.

24 Mart 2007 tarihinde Gana’ya karşı oynanan hazırlık maçında ilk kez Avusturya A Millî Takımı formasını giyen Kavlak, 2010 Dünya Kupası elemelerinde de iki kez görev aldı.

Toplamda 31 kez Avusturya millî forması giyen futbolcu, takımın orta sahadaki en mücadeleci isimlerinden biri olarak hatırlandı.

Profesyonel futbolculuk kariyerini noktaladıktan sonra antrenörlük eğitimine yönelen Veli Kavlak, Beşiktaş altyapısında görev almaya başladı.

2024 yılı itibarıyla Beşiktaş U19 Takımı Teknik Direktörü olarak görev yapan Kavlak, yeni nesil futbolculara hem profesyonellik hem de saha içi liderlik anlamında örnek oluyor.

TARİHTE BUGÜN KİM ÖLDÜ?

Türk basınının duayen isimlerinden Mete Akyol, yarım asrı aşkın gazetecilik kariyerinde haberin, röportajın ve objektif haberciliğin simge isimlerinden biri oldu. Muhabirlikten genel yayın yönetmenliğine uzanan meslek hayatında Türk basınına sayısız eser kazandıran Akyol, aynı zamanda pek çok genç gazeteciye ilham veren bir eğitmen olarak da anılır.

Mete Akyol, 11 Ağustos 1935’te Ordu’da dünyaya geldi. İlk öğrenimini Ordu Gazi İlkokulu’nda tamamladı. Orta öğrenimini ise dönemin saygın eğitim kurumları arasında yer alan Talas Amerikan Okulu ve Tarsus Amerikan Koleji’nde yaptı.

Üniversite eğitimini Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde tamamlayan Akyol, hem dil bilgisi hem de kültürel donanımıyla gazetecilikte farklı bir üslup oluşturdu.

Gazeteciliğe öğrencilik yıllarında adım atan Mete Akyol’un ilk yazıları, 1951 yılında Ulus gazetesinin çocuk sayfasında yaptığı çevirilerle yayımlandı.
Henüz 18 yaşındayken, 1953 yılında Hürriyet gazetesinin Tarsus muhabiri olarak profesyonel meslek hayatına başladı.

1959’dan itibaren Milliyet, Öncü, Hürriyet, Dünya, Günaydın ve Sabah gazetelerinde muhabir, röportaj yazarı, köşe yazarı, genel yönetmen ve yayın genel yönetmeni olarak görev yaptı. Her dönemde tarafsızlığı, haberin özüne sadakati ve güçlü kalemiyle tanındı.

Televizyon haberciliği alanında da öncü olan Akyol, TRT 1, TRT 2, NTV ve TV8 kanallarında hazırlayıp sunduğu programlarla geniş kitlelere ulaştı.

Meslek birikimini akademiye de taşıyan Akyol, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Başkent Üniversitesi’nde gazetecilik dersleri vererek çok sayıda genç gazeteciye rehberlik etti.

Mete Akyol, gazetecilikteki tecrübelerini kitaplaştırarak kalıcı eserler bırakmayı da ihmal etmedi.
Altı kitabı bulunan Akyol, bunların beşinde kendi meslek deneyimlerini ve Türk basınının gelişim sürecini anlattı.

Ömrünün son döneminde Başkent Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi olarak görev yaptı. Üniversite bünyesinde yayımlanan Bütün Dünya dergisinin genel yayın yönetmenliğini yürüttü.

Ayrıca, Radyo Başkent ve Kanal B Televizyonu üst kurul üyeliği görevlerinde bulundu.
Kanal B’de her pazartesi yayımlanan “Bilmek Gerek” adlı söyleşi programıyla, gazeteciliğe olan tutkusunu son günlerine kadar sürdürdü.

Duayen gazeteci Mete Akyol, 3 Kasım 2016 sabahı, Ankara’ya gitmek üzere İstanbul Ataşehir’deki evinin önünde aracına bindiği sırada rahatsızlandı. Hastaneye kaldırılan Akyol, yapılan tüm müdahalelere rağmen 81 yaşında hayata veda etti.