Sayfa Yükleniyor...
Yazar Ahmet Zeki Yeşil, ‘Nasrettin Hoca Aramızda’ adlı kitabıyla Nasrettin Hoca’yı günümüze getirdi.Yeşil, “Bu kitap, değerlerimize değer katma çabasıdır. İçinde bulunduğumuz çağda Nasrettin Hoca’ya çok ihtiyacımız var” dedi
YUSUF ÇAĞIRTEKİN-ÖZEL HABER
Ülkemizde son dönemin dikkat çeken Mizah Yazarı Ahmet Zeki Yeşil, 101 fıkradan oluşan ‘Nasrettin Hoca Aramızda’ adlı kitabıyla ilginç bir çalışmaya imza attı. Nasrettin Hoca, günümüzde yaşasaydı karşılaştığı olaylara ve kişilere ne tepki verirdi ne söylerdi? Bu soruların yanıtına cevap verdiği kitabında, okurları hem düşündürüp hem de güldürmeyi başarıyor. Mustafa Fırat’ın yayın danışmanlığını yaptığı Mühür Kitaplığı tarafından basıma hazırlanan’Nasrettin Hoca Aramızda’ isimli kitabını gazetemize anlatan Yeşil, “Mizahın gücünü önemsiyorum. Nasrettin Hoca Aramızda kitabı çok eğlenceli bir kitap” dedi.
“HAYATI SORGULATIYOR”
Birkaç yıl önce Nasrettin Hoca fıkraları yazdığını belirten Ahmet Zeki Yeşil, fıkralar beğenilince kendisinde kitap düşüncesi doğduğunu dile getirdi. Yeşil, “Fıkraların bir kısmı edebiyat/sanat ve mizah dergilerinde yayımlandı. Kapak karikatürünü ise, Almanya/Berlin’de yaşayan karikatür sanatçısı Hayati Boyacıoğlu özel olarak çizdi. ‘Nasrettin Hoca Aramızda’ eğlenceli bir kitap. Daha önceki kitaplarım gibi yine güldürüyor, yine düşündürüyor. Ve tabi, yaşadığınız hayatı sorgulatıyor. Nasrettin Hoca, içinde yaşadığı toplumu ve bireyleri mizah diliyle eleştirmekte ve bilgiyi tebessüm ettirerek vermektedir. Bu kitaptaki fıkralar da aynı çizgide olup, öykü tadındadır. Fıkralar derleme olmayıp, tarafımdan yazılmıştır. Konular ise, günümüzde geçmektedir. Kitapta ayrıca, Mustafa Yıldız, Aziz Yavuzdoğan, Mehmet Saim Bilge, Lütfü Çakın ve Emre Yılmaz’ın karikatürleri yer almaktadır” şeklinde konuştu.
“MUTLAKA OKUYUN”
Kitapta yer alan fıkralar, Yeşil’in mizah anlayışı hakkında fikirler veriyor. Komik olan her şeyin mizah olmadığını vurgulayan Yeşil’in mizah hakkındaki görüşleri şöyle:“Mizahın en önemli özelliği, daima muhalif olmasıdır. Çünkü mizah, konusunu toplumsal aksaklıklardan alır. Mizahın susması, halkın elinin kolunun bağlanması demektir. Kitap Diyarbakır, Eskişehir ve Kayseri kitap fuarında yer almış olup, kasım ayında TÜYAP 37. İstanbul Kitap Fuarı’nda okuruyla buluşacaktır. Bu kitap, değerlerimize değer katma çabasıdır. İçinde bulunduğumuz çağda Nasrettin Hoca’ya çok ihtiyacımız var. Kitabı hem büyükler hem de küçükler okuyabilecek. Kendinizi çevrenize dinletmek ve dikkatlerini çekmek istiyorsanız, bu kitabı mutlaka okuyunuz.”
ORJİNAL BİR KİTAP
Kitabı yazarken oldukça özenli bir şekilde hareket ettiğini dile getiren Ahmet Zeki Yeşil, verdiği emeklerin ardından ortaya çok özel bir çalışma çıktığını söyledi. Yeşil, “Kitap, öykü tadında yazılmış 101 fıkradan oluşuyor. Yazdığım fıkraların, Nasrettin Hoca fıkralarının rengi ve çizgisinde olmasına özen gösterdim. Fıkralar ne uzun ne de kısa. Fıkralar derleme olmayıp, bizzat tarafımdan yazılmıştır. Konular günümüzde geçmektedir. Benim mizahımda argo ve küfür olmadığını okurlarım bilir. Yani, bu kitap da öyle. Piyasada çok sayıda Nasrettin Hoca fıkraları kitabı bulunuyor. Ancak bunlar, derleme. Bilinen ve de bilinmeyen fıkralar bir kitapta toplanmış. Benim yazdığım fıkralar ise, orijinaldir. Biz burada orijinal bir çalışma oluşturduk. Daha önce yazdığım kitaplarda da orijinalliği, yapılmamış olanı yapmaya hep dikkat etmişimdir. Çünkü sizi geleceğe taşıyacak olan özgünlüğünüz, orijinalliğiniz ve herkesten farklı yaptığınız işlerdir. Bunu başarabildiğimizi düşünüyorum. Nasrettin Hoca Aramızda kitabı bunun göstergelerinden bir tanesi. O sebeple bu kitabın naçizane edebiyatımız için de önemli bir kitap olabileceğine inanıyorum” değerlendirmelerinde bulundu.
O BİR HALK KAHRAMANI
Söyleşimizde Nasrettin Hoca’ya hayranlığını her fırsatta dile getiren Ahmet Zeki Yeşil, peki kimdir bu Nasrettin Hoca sorusuna ise şu şekilde cevap verdi: “Nasrettin Hoca Anadolu kahramanı, bir halk bilgesidir. 1208-1284 yılları arasında yaşadığı sanılıyor. Sivrihisar’da doğmuş, orada imamlık yapmış, daha sonra yerleştiği Akşehir’de ölmüş. Timur ile karşı karşıya geldiğine ve ona şakalı sözler söylediğine ilişkin fıkralar da var. Komiklik peşinde koşan biri değil. İçinde yaşadığı toplumun ve bireylerin kusurlu yönlerini mizah diliyle eleştiriyor, bilgiyi tebessüm ettirerek veriyor. Onun yaşamıyla ilgili bilgiler, halkın kendisine olan aşırı sevgisi yüzünden, söylentilerle karışmış, yer yer olağanüstü nitelikler kazanmıştır. Bu söylentiler arasında, onun Selçuklu sultanlarıyla tanıştığı, Mevlânâ Celâlettin ile yakınlık kurduğu, kendisinden en az yetmiş yıl sonra yaşayan Timur’la konuştuğu, birkaç yerde birden göründüğü bile vardır. Nasrettin Hoca fıkraları, çok geniş bir coğrafyada anlatılmaktadır. Nasrettin Hoca’nın, fıkralarında batıl inançlı insanlar ile ikiyüzlü, çıkarcı ve yalancı insanları eleştirdiğini görüyoruz. Fıkralarda son sözü daima Nasrettin Hoca söyler. Fıkralar hayatın içindendir.”
OLUMLU GERİ DÖNÜŞLER ALDIM
Nasrettin Hoca fıkralarının daha önce mizah ve edebiyat dergilerinde yer aldığının altını çizen Ahmet Zeki Yeşil, fıkralarla ilgili olumlu geri dönüşler aldığını vurguladı. Yeşil, “Yayınlanan fıkralarla ilgili geri bildirimler aldım. Bu geri bildirimlerin olumlu olduğunu görmek, kitap çıkarmam konusunda beni cesaretlendirdi diyebilirim. Çünkü insan yaptığı işin beğenilmesini önemser. Sadece kendi yazdığım eserleri değerlendirseydim, şüphesiz bu öznel bir değerlendirme olacaktı ve fıkralarımın niteliği hakkında kesin bir bilgiye erişemeyecektim. Öznel bir değerlendirme ile de edebiyat olmaz. Yazdığınız şeylerin karşıdan nasıl anlaşıldığını, karşıya nasıl geçtiğini bilmeniz gerekiyor. Ben yazdığım fıkralardan olumlu eleştiriler alınca kitap fikrine oldukça sıcak baktım. Mizahın gücünü iyi kullandığımı söyleyebilirim. Kitabımda bahsettiğim gibi karikatürler de kullandım. Bu açıdan oldukça güzel bir çalışma ortaya çıktığını düşünüyorum. Sanat toplumlara ışık tutar. Işığımızın sanat olması gerekiyor. Biz de yaptıklarımızla topluma bir nebze olsun ışık tutma gayesinde olduk” diyerek, fıkralarla ilgili değerlendirmelerini ifade etti.
KİTAP FUARLARI ÖNEMLİ
Kitap fuarlarında oldukça yoğun bir ilgi ile karşılaştığını dile getiren Yeşil, fuarların okuyucu ile yazarların iletişim kurmasında, bir araya gelmesinde önemli bir yere sahip olduğunu söyledi. Yeşil, “Diyarbakır, Eskişehir, Kayseri, İstanbul gibi pek çok kitap fuarında yer alarak önemli bir işe imza attığımızı düşünüyorum. Türkiye’nin 4 bir yanından okuyucularımızla bir araya gelme fırsatı yakaladık. Kitap üzerine sohbetler edip, varsa eleştirileri dinledik. Kitabımıza birçok olumlu tepki aldık. Bu tepkiler sayesinde ne kadar doğru bir iş yaptığımızı gördüm. Bir de kitap fuarları okuyucuyla yazarlar arasında bağ kurmak için önemli organizasyonlardır. Bende okuyucularımla bu fuarlar sayesinde bir araya gelip bağ kuruyorum. Daha önceki kitaplarımızda da bu böyle oldu. Her yaştan okuyucu ile sohbet etme imkanını, fırsatını yaşadım. Bence bu tür organizasyonların değerini bilmeliyiz. Okuyucu da bilmeli, yazar da. Bu şekilde bir şeyleri gerçekleştirebileceğimizi düşünüyorum” diyerek fuarların yazarlar ve okurlar için ne kadar önemli olduğunun altını çizdi ve okuyuculara kitap fuarlarına daha fazla katılım göstermesi için ricada bulundu.
KALİTELİ MİZAH
Mizahın edebiyattaki yeri ve önemine de değinen Ahmet Zeki Yeşil, bu türün örneklerinin yaşadığımız çağda daha da gerekli olduğunu belirtti. Yeşil, “Edebiyat toplumların aynası gibidir. Bir toplumun ne olduğunu edebiyatına bakarak anlayabilirsiniz. Çünkü edebiyat o toplumun ne olduğunu yansıtır. Bizler de edebiyatımıza katkı sağlamak, onu ileriye taşımak ve bu şekilde toplumumuzu da ilerilere taşımak için hareket ediyoruz. Edebiyatımızı ileriye taşımanın bir yolu ise mizahtan geçiyor. Mizah her ne kadar basit bir kavram olarak sadece güldürme olarak anlaşılsa da asla sadece güldürü olarak nitelendirilmemelidir. Kaliteli mizahın bir mesajı olur. Topluma mesaj verme amacı güder. Toplumu eğitme amacı güder. Güldürürken aynı zamanda da düşündürür. Bu şekilde olan mizah insanları eğitir. Düşünen insan da kendisini geliştirebilir. Çağımızda mizahın anlamı biraz değişmiş gibi gözüküyor fakat nitelikli eserler ortaya çıktıkça bu sorunu aşabileceğimizi düşünüyorum. Bunu yapabilecek gücümüz ve nitelikli sanatçılarımız var” diye konuştu.
MİZAHA KATKI SUNDU
Son olarak Nasrettin Hoca’nın edebiyatımıza oldukça büyük katkıları olduğunu da dile getiren Ahmet Zeki Yeşil, özellikle ülkemizde mizahın gelişiminin Nasrettin Hoca ile büyük bir gelişim gösterdiğinin altını çizdi. Yeşil, “Nasrettin Hoca’ya ayrı bir parantez daha açmak gerekirse; yaşadığı iddia edilen dönemde yaşadığı mizahi nitelikteki hikayeleriyle, edebiyatımızda mizah olgusunun gelişmesine oldukça büyük bir etkiye sahiptir. Edebiyatımızda mizahın şekillenmesine katkı sunduğu söylenebilir. Bu açıdan bakıldığı zaman Nasrettin Hoca’yı fıkralardan ibaret düşünmemek gerektiğini düşünüyorum. Kendisi mizah kavramının gelişiminde de en önemli etkenlerden bir tanesi ve aynı zamanda bu türün ülkemizde en büyük temsilcilerinden bir tanesi olmuştur” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi