Orman Yangınları…

Yaz sezonu ile birlikte orman yangınları başladı. İlk yangın, ülkemizin cennet köşelerinden Marmaris’te görüldü. Cayır cayır ormanlar değil ülkemizin ciğerleri yanıyor.

Rahmetli babam orman dikim memuruydu, ormanda ki bir ağacın nasıl ve ne kadar sürede yetiştiğini en iyi bilenlerdenim.

Orman alanının açılması, çam fidanlarının dikilmesi, fidanlar için dikilecek arazinin dozerlerle ve kazmalarla, çapalarla açılması, fidan ekilecek arazilerin tırpanlar ile çalılardan temizlenmesi en sonunda mevsiminde çam fidanlarının toprak ile buluşturulması. Sonrasında da fidanların korunması mümkün olan yerlerde hatta sulanması.

Tüm bu işlerde inanın çalıştım. Çokta mutlu olduğum işlerdi.

Anlatmak istediğim inanın sadece bir çam ağacının ne zorluklarla, ne mücadelelerle büyütüldüğünün iyi anlaşılması.

Devletin bir fidan için yaptığı masrafları iyi düşünün. Evet hepsi, tüm masraflar hepimizin vergileri ile ormanda çalışan işçilere ödeniyor. Onlarda kazandıklarının vergisini ödüyor unutmayalım.

Veeee kocaman bir ağaç olana kadar da ormanlar da bekçilerimiz ve yangın ekiplerimiz dolaşıyorlar. Ne için? Ormanlarımızı, ağaçlarımızı korumak için.

Çok önemli bir şey daha söylemek istiyorum. Ormanlar sadece gördüğünüz ağaçlardan ibaret değil. Bunu birçoğunuz biliyor olabilir ama ormanlar bambaşka bir hayatın yaşandığı bir yerdir.

Bu dünyayı birlikte paylaştığımız binlerce tür canlı ormanlarda yaşamakta. Hem biliyor musunuz? Onlarda yavrularını bu ormanlarda büyütüyorlar.

Ormandaki ağaçlar insanlara aitmiş gibi görünseler de milyonlarca canlıya ev sahipliği yapmaktadır.

Gelelim yangınlara, şimdi sanırım daha iyi anladık ki, yanan sadece o canlı, ülkemizin akciğerlerini oluşturan ağaçlar, ormanlar değil, milyonlarca canlının yaşam alanları yanıyor. Hatta yangın esnasından kaçamayan orman canlıları da orman içinde yanmakta, yaşamlarını yitirmekteler.

Orman Genel Müdürlüğü, kendi ekipleri ile mücadelesini sürdürmekte, bu ekiplerin yeterli olup olmadığı ayrı bir tartışma konusu olabilir. Mesela yangıncı tabir edilen ekiplerin yılın belli aylarında çalıştırılıp kadroya alınmamaları gibi. Bu çalışanların kadroya alınmaları ve sayılarının arttırılmaları bile orman yangınlarının önlenmesi ve müdahalesini kolaylaştıracaktır.

Gelelim biz vatandaşlara, arkadaşlar ormanlarımız doğal yollarla da yanabilir ama en çok insanların ihmalleri nedeniyle yanmakta. Bunu asla ve asla unutmayın. Yangın mahallinde ateş yakmaktan, hatta şu ormanda mangal kültüründen bir an önce vazgeçmek gerek.

Ormanda mangal yerine, yeşillikler götürün, evde yaptığınız börek, çörek götürün, içecek meyve götürün, bırakın artık mangalı, bırakın artık odun ateşinde çayı.

Ormanlarımız tüm memleket insanlarının, ormanlar tüm canlıların, sadece bizim iki lokma et, bir bardak çay keyfimiz için değil. Ormanları hep birlikte koruyalım, ateş yakmayalım, orman kenarlarında araçlardan sigara izmariti atmayalım. Mümkünse ormanlık alan yakınında sigara bile içmeyelim.

Sonra ah vah etmemek için. Hepimiz elimizden geldiğince çaba göstermeli, gördükleri olumsuzlukları önlemek için uyarmalı, hatta ilgili yangın ekiplerine haber vermeliyiz.

Ormanlar bizim olduğu kadar gelecek nesillerin hakkıdır unutmayalım.

Orman Yangınları…