Sayfa Yükleniyor...
Kadın: Aşkım seni çok özledim.
Erkek: Ben de seni çok özledim hayatım.
Kadın: Gerçekten mi?
Erkek: Gerçekten hayatım.
Kadın: Peki ben söylemeden neden söylemiyorsun?
Erkek: Bilmem. Farkında değilim.
Kadın: Tam da beklediğim cevap. Neyin farkındasın peki?
Erkek: Sen ne demek istiyorsun hayatım.
Kadın: Beni ne kadar ihmal ettiğinin farkında mısın acaba?
Erkek: Haydaaa. Bu da nereden çıktı hayatım?
Kadın: Yani beni artık eskisi gibi aramıyorsun, sürpriz yapmıyorsun, ne bileyim ilk zamanlardaki gibi değilsin.
Erkek: Hayatım sonuçta o dönemde seni tavlamak için bir şeyler yaptık yani.
Kadın: Eee? Yani tavladım bitti diyorsun
Erkek: Yok onu demiyorum da yani artık sen benimsin, ben de senin. Şimdi çiçek böceklere ne gerek var? Hem senin bir çiçeğin fiyatından haberin var mı?
Kadın: Senin şu çiçek fiyatları ile aran iyi değil biliyoruz zaten.
Erkek: Taşı attın yine...
Kadın: Taş değil. İlk tanıştığımızda doğum günümde çiçekçi ile pazarlık yaptığını unutmadım.
Erkek: Unutma! Hiçbir zaman unutma. Hep hatırlat iyi mi? Sen o çiçekçinin 5 güle kaç para istediğini biliyor musun?
Kadın: Kaç para istediyse istedi. Sen arkadaşlarımın önünde pazarlık yaptın.
Erkek: Evet yaptım. Ya ne yapsaydım? 5 güle 500 lira istese vermeli miydim?
Kadın: Almasaydın o zaman.
Erkek: Aldım ama söylediği fiyatın yarısına aldım.
Kadın: Tebrik ederim. Ama o şekilde almış olman beni mutlu etmedi.
Erkek: Valla ister mutlu ol, ister olma. Ben parayı ağaçtan toplamıyorum. Üç gün sonra kuruyup çöpe gidecek saçma şeylere bir ton para vermem.
Kadın: Bu işte bana duyduğun sevgi!
Erkek: Yani para saçsam çok mutlu olacaksın öyle mi! Kusura bakma ben böyle mutlu olamam.
Kadın: Demek beni sevmiyorsun.
Erkek: Sana olan sevgimi bu şekilde ölçüyorsan
Kadın: Ölçüyorsam? Ne olacak?
Erkek: Neyse saçma şeylerle uğraşacak vaktim yok. İşlerim var. Hoşça kal
Kadın: Seni özleyende kabahat! Hoşça kal!