Sayfa Yükleniyor...
İslam dinin de uğursuz diye bir zaman ya da rakam yoktur. On üç (13) rakamının uğursuz oluşunun itikat ve düşüncesi biz Müslümanlara ait olan bir itikat ve düşünce değildir.
Allah'ını seversen şu işimi yap diyenin işini yapmak zorunda mıyız?
Cenazeye çelenk, çiçek göndermenin hükmü nedir?
Faizin haram olduğunu bildiren ayet var mı?
Münker ve Nekir kabirde kişinin ahrette gideceği yeri söylerler mi?
Cennete girenler ölümsüz hayatın zevkini ve sevincini yaşarlar. Orada hastalık, ihtiyarlık, sakatlık, keder, sıkıntı ve buna benzer şeyler yoktur. Sayısız nimetler ve gençlik vardır. Yaşlanmak, ölmek, kederlenmek yoktur.
İslam dininde her ibadetin sorumluluğu ve ifası ayrıdır. Aynı şekilde ihmal ve cezası da ayrıdır. Namaz ibadeti erginlik çağına gelmiş her erkek ve kadın Müslümana farzdır. Aynı şekilde erginlik yaşına gelmiş bir bayanın da başını örtmesi farzdır. Yani hem namaz hem de başı örtmek bayana farzdır.
Karı koca boşansa çocukları yetiştirme hakkı kimindir?
Erkeğin kadına ya da kadının erkeğe kan vermesi caiz mi?
Müslüman olmayan kimsenin kestiği hayvanın eti yenir mi?
Dualarımızın kabul olunması için neler yapabiliriz?
Gelin kayınpederinin yanında başı açık durabilir mi?
Abdestte organlarımızı niçin üç defa yıkıyoruz?
Kişinin sevdikleri ve ailesi ile birlikte gömülmek için mezar yeri satın almasında dinen bir sakınca yoktur. Hele büyükşehirlerde bazen mezar yeri bulunmadığını düşünürsek bulduğunda mezar yeri almada hiçbir sakınca yoktur. Çünkü ailece bir arada gömülmek arzusu ile mezar satın alınıyor. Dinimiz açısından bunun bir sakıncası yoktur.
Gıybet yapmak her hangi bir durumda caiz olur mu?
Bir hususla ilgili olarak falan iş şöyle olsa dişimi kıracağım demek yemin sayılır mı?
İnsanoğlunun doğması tabii olduğu gibi yaşlanıp, ihtiyarlaması, saçlarının ağarması ve de ölmesi de gayet tabiidir. Bunun önüne geçmek mümkün olmadığı gibi kaçmakta mümkün değil, kaldı ki saçların ağarması daima insana ölümü ve ahireti hatırlatır ve de hatırlatması gerekir.
Genelde İslam coğrafyası özelde ise bölgemiz ateş ve fitne çemberinde. Öyle bir fitne ve ateştir ki kardeşi kardeşe vurduruyor, ümmeti birbirine düşman ediyor, kadınları dul, çocukları yetim bırakıyor.
İslam dini, hayatında olduğu gibi ölümünde de insana gereken değeri vermiş, saygıyı göstermiş ve öldüğü andan itibaren ona yapılacak muameleyi de belirlemiştir. Bu anlamda İslam dini, kabir ve kabristanın düzenli ve tertipli yapılmasını, temiz tutulmasını ve yeşillendirilmesini, hayatta bulunan insanların ölülere karşı bir vefa borcu olarak görür.
Yemek yemenin adaplarından birisi de oturarak yemek ya da içmektir. Ancak gerek meşguliyetten gerekse başka gerekçelerden dolayı ayakta yemek ya da içmek caizdir. Fakat ayakta yemek içmek caiz olmakla birlikte mekruhtur.
Canı, malı ağır bir şekilde tehdit edilen ve bu tehdidi başka türlü defetmeye gücü yetmeyen kimseye İslam fıkhında mükreh denir. Bu şartlar altında tehdit edilip karısını boşaması istenilen ve de boşayan kimsenin boşaması fıkıhçılar arasında tartışma konusu olmuştur.