Çağdaş, demokratik sistemlerde toplumun, devlet meseleleri hakkında bilgiye ulaşma hakkı, en önemli insan haklarından biridir. Bu bağlamda basın da vatandaşların bu ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlü bir çalışma alanıdır. Devlet iktidarının üç kuvveti, Yasama, yargı, yürütmeyi kontrol etmesi sebebiyle, dördüncü kuvvet olarak adlandırılan medya, bu görevi yerine getirerek toplumun haklarını müdafaa etmektedir.
Toplumun her kesiminde, basın özgürlüğünün olduğu yerlerde, diğer hak ve özgürlüklerin de rahatça geliştiğini söyleyebiliriz. Basın özgürlüğü açısından en önemli ve kapsayıcı sivil hak ise ifade özgürlüğüdür, ifade özgürlüğünün olduğu yerde, basın özgürlüğü de vardır. İfade ve basın özgürlüğü ile birlikte (bu özgürlükler elbette başkasının hak ve hukukunu gaspetmemelidir) toplumun hakları da korunur, haksızlıklara karşı ses çıkarılarak, insanların daha adaletli bir sistemde yaşaması sağlanır. Tüm bu meseleler göz önüne alındığı zaman basının, toplum için en önemli iletişim yollarından biri olduğunu rahatça söyleyebiliriz. Medyanın mesleki ve ahlaki rolü, kamuoyuna bilgi ve haber vermektir. Fakat bu işlev, bilgi ve haber vermekten, biçimlendirme ve yönlendirme (manipüle) amacına kayarsa, o zaman medya araçları mesleki ve ahlaki kurallardan sapmış olur. Bir basın yayın organı her zaman tarafsız olmalıdır. Tüm ideolojilerden sıyrılıp, sadece toplumun hakkını, hukukunu gözetmelidir. Nerede bir insanın hakkı yeniyorsa, basın orada olup bunu tüm kamuoyuna duyurmalıdır. Nerede bir çocuk eziyet çekiyorsa, insanlar ölüyorsa, hayvanlar işkence görüyorsa, basın bunu tüm dünyaya duyurmalı ve çözüm yollarının önünü açmalıdır. Basın adil olduğu zaman, adaleti tüm dünyaya yaymayı amaçladığı zaman, insan hakları gelişecek, nerede bir huzursuzluk varsa oraya bir çözüm yolu açılacaktır. İşte basın bu kadar güçlüdür. Yaptığımız işle gurur duyar ve onu tüm benliğimizle benimsersek, o zaman işin altından hakkıyla kalkabiliriz. O zaman insanların, çocukların, tüm canlıların sesi olabilir, bu ufak adımlarla belki bir gün dünyayı gerçekten yaşanacak bir yer haline getirebiliriz. Her ne işle uğraşıyorsak uğraşalım adaletli davrandığımız zaman, o işi hakkıyla yerine getirmiş oluruz.
Biz de Egede Bugün Gazetesi olarak bu anlayışla çıktığımız yolumuza, bugün itibari ile İLKSES Gazetesi olarak devam edeceğiz. 5 yıl boyunca İzmirin sorunlarını kamuoyuna duyurma görevimizi artık, tüm Türkiyeye yayacak, doğru habercilik anlayışı ile, ilkelerimizden ödün vermeyerek tüm toplumun sesi olacağız. Türkiyede ve dünyada bulunan tüm halkları, insanları, inançları, çocukları, renkleri kucaklayacağız.
İlk sayımız, hem bize, hem tüm Türkiyeye hayırlı olsun
