Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını, tüm dünyada birçok farklı endişe kaynağını da gündeme getirdi. Bunlardan en önemlisi gıda sağlığı ve gıdaya erişebilirlik olgusu. Bu kapsamda tüm dünya ülkelerinin mutlaka çalışmalar yapması gerektiği uzmanlar tarafından sıklıkla dile getiriliyor. Konuyla alakalı olarak bir imza kampanyası başlatan Greenpeace ise gıdaya erişim konusunda endişeler olduğunu ifade ediyor. Dernek kampanya metninde şu ifadeleri kullandı: “Koronavirüs salgını tüm dünyada gıdaya erişim konusunda endişe yarattı. Böylesi büyük bir sağlık krizinde, kendine yetebilen tarım üretimi ile gıdaya eşit erişimin sağlanmasının önemi bir kez daha anlaşıldı. Bu sağlık krizi ortamında, olası bir gıda krizinden etkilenmemek adına Türkiye vakit kaybetmeden tarım ve gıda konusunda ülkeyi daha güçlü ve tamamen kendine yeter bir konuma taşıyacak bir ‘Kriz Dönemlerinde Tarım ve Gıda’ planı hazırlamalı ve paketi hayata geçirmelidir.”
DÜNYA BU KONUDA EKSİK
Greenpeace, dünyanın gıda ve tarım planları konusunda eksiklikleri olduğunu dile getirdi. Açıklamada, “Son 6 aylık süreçte sadece Türkiye değil, dünyada hiçbir ülkenin uzun vadede böylesi bir krize karşı koyacak stratejik bir gıda ve tarım planına sahip olmadığı görülmüştür. Türkiye, yıllık 44 milyar ABD Doları üretimle halihazırda dünyada en çok tarımsal üretim yapan ilk 10 -11 ülke içinde yer almaktadır. Ne var ki bu durum, Türkiye tarımının da diğer ülkeler gibi krizler karşısında şu an kırılgan olmadığı anlamına gelmemektedir. Koronavirüs salgınının henüz ne zaman sonlanacağı belli olmadığı gibi, salgının seyrine dair de net bir öngörü bulunmamaktadır. Bu durum da uzun vadede tarım ve gıda alanında sıkıntılar yaşanılmasını kaçınılmaz kılmaktadır. Bu nedenle Tarım ve Orman Bakanlığı hiç vakit kaybetmeden harekete geçerek bir ‘Kriz Dönemlerinde Tarım ve Gıda’ planı hazırlamalıdır” ifadeleri kullanıldı.
Bu konuya katılıyorum. Hali hazırda salgınla mücadelede iyi bir konumdayız. Geleceğimizi düşünerek bu tip bir plan hazırlamamız halinde daha güçlü bir ülke olarak, olası kriz durumlarından daha az etkileniriz.
STRATEJİK BİR ÖNEMİ VAR
Bilindiği üzere tüm dünya ülkeleri için tarım sektörü, stratejik bir sektördür. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın ifadelerine göre üreticilerin bir kez üretimden koptuktan sonra tekrar tarımsal üretime dönmeleri oldukça zor, hatta olanaksız olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle bu tip kriz durumlarında üreticiler teşvik edilmeli, sektörden kopmamaları sağlanmalıdır. Tarımsal ürünler ve gıdalar üretilmez ise insanların beslenmesi gerçekleşemez. Üretilmezse tüketilemez. Üretilmezse kıtlık ve açlık yaşanır. Böylesi kriz dönemlerinde sağlıklı gıdaya erişim ve tüketimi ayrıca önemlidir.
İnsan sağlığının korumada tıbbi yöntemler dışındaki en önemli unsurları; her insanın temiz sağlıklı suya ve gıdaya ulaşma haklarıdır. Bu bağlamda, su ve gıda günümüzde ve gelecekte dünyadaki stratejik en önemli iki üründür. Bu açıdan mevcut su kaynakları korunurken, diğer yandan tarımsal üretimin artırılması mutlak bir zorunluluktur.
Öte yandan ülkeler için tarım ve gıda ürünlerinde ithalat, salgının tüm dünyayı tehdit ettiği günümüzde çözüm değildir. Bu kapsamda ülkelerin tarımsal ürünler ve gıda üretimi açısından kendi kendine yeterliliğin önemi bir kez daha ön plana çıkmıştır. Şu anda yaşanılan felaketi atlatmak için birçok ihtiyaçtan vazgeçilebilir, ancak gıdadan vazgeçilemez. Bu bilinçle tarım ve gıdanın önemi daha iyi anlatılmalı ve buna uygun üretim ve tüketimi yönlendirmek/desteklemek gerekmektedir.