Sağlıkta Şiddet Bilinçli Olarak Tırmandırılıyor

✔SEVGİLİ MESLEKTAŞIM DR.EKREM KARAKAYA RAHAT UYU!

✔ÜLKEMİZ ERGEÇ İNSAN HAKLARINA DAYALI DEMOKRATİK TOPLUMCU BİR ÜLKE OLACAKTIR. BU BÖYLE BİLİNE!

✔SAĞLIKTA ŞİDDET POLİTİKTİR. ÇÖZÜMÜ DE POLİTİKTİR!

▪Mademki insanı biçimlendiren yaşadığı koşullar; koşullar en insani şekilde biçimlenmelidir.

KARL MARX▪️

Türkiye’de maalesef şiddet bitmiyor ama daha da vahimi sağlıkta şiddet. Aslında bakarsanız şiddetin kadını, erkeği, mesleği olmaz. Şiddet kime uygulanırsa uygulansın, nasıl ve ne şekilde olursa olsun aynıdır. Ama halkın sağlığı için bin bir çeşit emek veren, gece gündüz demeden uğraşan insanlara, sağlıkçılara yapılanlar bir hekim olarak beni fazlasıyla yaralıyor, üzüyor. Her ne kadar etkisi bilinçli ve siyasi olarak azalmış görünse de, henüz daha devam eden ve öldüren bir pandemi süreci yaşanıyor. Bu süreç içerisinde özellikle de 2020 ve 2021 yılında en fazla etkilenenler arasında sağlık çalışanları ve hekimler yer aldı. Kimisi evladı olan bir doktoru, kimisi biricik eşi olan bir hemşireyi, kimisi hasta bakıcı bir anne ya da babayı kaybetti. Ama bizler onlar için de yaşamaya bir şekilde devam ediyoruz ve her gün her şeye rağmen insanları hastalıklardan korumaya, tedavi etmeye, onlara daha sağlıklı bir yaşam için yeni sağaltım yöntemleri araştırmayı sürdürüyoruz.

Bizler artık “kelle koltuk” misali mesleğimizi yerine getirir olduk. İşte en son olay: Konya’da katledilen meslektaşımız Ekrem Karakaya. Bir güdülenmiş kendini bilmez tarafından öldürüldü. Bakınız sadece Ekrem Karakaya değil haziran ayı içerisinde birçok doktor, sağlık çalışanı şiddete uğradı.

28 Haziran 2022’de Şanlıurfa Viranşehir’de bir doktor arkadaşımız olan Şeyhmus Baraj sıra bekleyen hastalar tarafından sıra bekledikleri için darp edildi. 17 Haziran’da Ankara’da bir doktor tartışma sırasında tehdit edildi. 6 Haziran’da Siirt’te doktoru darp eden kişi yüzde 67 akli dengesi bozuk raporu aldı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, 29 Haziran’da Diyarbakır’da aile sağlığı merkezinde kimliksiz bir şekilde ilaç yazdırmak istediği için doktoru darp etti. Haziran ayında yaşananlar bunlar. Ama eğer geriye doğru gidersek elbette sayıları artırmak mümkün. Sayılarla kafanızı bulandırmak istemiyorum. Çocuğa, kadına, gazeteciye, sağlıkçıya, yoksula velhasıl tüm emekçilere, yoksul halka şiddet devam ediyor. Hem de tırmanırcasına.

Doktorların ya da sağlık çalışanlarının bu hale gelmesinde, bizlerin bu duruma düşmesinde tek günah keçisi halk mı; değil tabii ki. Siyasi tek otoritenin “Giderlerse Gitsinler” söylemi, bakanın (Pardon yanlış yazdım. Siyasi otoritenin bir görevlisi demek daha doğru)sağlık çalışanlarının arkasında kararlı bir duruş göstermemesi, yargının işlememesi ne yazık ki durumu bu hale sürüklüyor.

Aslında Nazım Hikmet ne güzel demiş. Öyle değil mi?

“Yaşamayı ciddiye alacaksın/ Yani o derecede, öylesine ki/ Mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda/ Yahut kocaman gözlüklerin/ Beyaz gömleğinle bir laboratuvarda/ İnsanlar için ölebileceksin/ Hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için/ Hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken/ Hem de en güzel en gerçek şeyin

Yaşamak olduğunu bildiğin halde” diye.”

Sevgili meslektaşım, değerli kardeşim Ekrem Karakaya; Bugün memleketin Kayseri’de toprağa verildin. Ne desek boş. Sözün bittiği yerdeyiz. Biliyorsun iyiler, haklılar en sonunda kötüleri def edeceklerdir. Bu böyle biline! Seni çok anlamlı ve göz yaşlarımızla, yören olan Kayseri’den bir türkü İle sonsuzluğa uğurluyoruz. Işıklar içinde uyu! Söz veriyoruz HEKİMLİK andımıza sahip çıkacağız. Ülkemizi terk etmeyeceğiz.

Kayseri’den Ahmet Gazi Ayhan ve Ahmet Sezgin ustalarımızın acıklı bir ezgi sana gelsin. Göz yaşlarımız bugün hep birlikte dökülüyor.

Bir Of Çeksem Karşı Ki Dağlar Yıkılır

Bugün Posta Günü Canım Sıkılır

Ellerin Mektubu Gelmiş Okunur

Benim Yüreğime Hançer Sokulur

Şu Karşı Ki Dağda Bir Top Kar İdim

Yağmur Yağdı Ilgıt Ilgıt Eridim

Evvel Yarin Sevdiği De Ben İdim

Şimdi Uzaklardan Bakan El Oldum

Sevgilerimle…

Not: Sevgili gazeteci kardeşim Aziz Muhammet Ulubaş’a teşekkür ediyorum.

Sağlıkta Şiddet Bilinçli Olarak Tırmandırılıyor