Eğitim Sen’den LGS çıkışı: Hakkaniyetsizlik, eşitsizlik veya şaibe şüphesi taşıyan tüm velilere…
Eğitim Sen, 2025 LGS sonuçlarının açıklanmasının ardından eğitim sistemindeki yapısal sorunlara ve eşitsizliklere dikkat çekti. Sendika, LGS’nin kaldırılması ve eğitimin hak temelli biçimde yeniden yapılandırılması çağrısında bulundu
12 Temmuz 2025 tarihinde açıklanan Liselere Geçiş Sınavı (LGS) sonuçları, Türkiye’deki eğitim sistemine yönelik tartışmaları yeniden gündeme taşıdı. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) tarafından yapılan açıklamada, sınavın yalnızca akademik bir değerlendirme aracı olmadığı, aynı zamanda sosyoekonomik eşitsizliklerin yeniden üretildiği bir mekanizma haline geldiği vurgulandı.
Sendika, tam puan alan öğrencilerin belirli bölgelerde ve özel okul gruplarında yoğunlaşmasının, fırsat eşitsizliğini gözler önüne serdiğini belirtirken; sınav sisteminin pedagojik ve etik açıdan ciddi sorunlar içerdiğini ifade etti. Eğitim Sen, kamuoyunda gündeme gelen şaibe iddialarına karşı şeffaf bir soruşturma başlatılması ve sınav sisteminin katılımcı, hak temelli biçimde yeniden düzenlenmesi gerektiğini de dile getirdi. Ayrıca, özel okul teşviklerinin kaldırılması, kamu kaynaklarının devlet okullarına yönlendirilmesi ve eğitim politikalarının demokratik süreçlerle belirlenmesi talepleri de açıklamada yer aldı.
MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ
Açıklamada, “LGS sonuçları, yalnızca bireysel başarı ya da başarısızlıkların değil, topyekûn bir eğitim sisteminin adaletsizliklerini ve ideolojik yönelimlerini de gözler önüne sermektedir. Başarı öykülerinin arkasına saklanarak gerçek eşitsizlikleri görünmez kılmak, çocukların ve toplumun geleceğiyle oynamaktır. Eğitim hakkı; sınavlara, ticari kurslara ya da özel okullara değil, kamusal sorumluluğa dayanmalıdır. Eğitim Sen olarak bu mücadeleyi yalnızca sendikal zeminde değil; aynı zamanda toplumsal ve hukuki platformlarda da sürdürmeye kararlıyız. Özellikle çocuğu sınava giren ve sonuçlara dair hakkaniyetsizlik, eşitsizlik veya şaibe şüphesi taşıyan tüm velilere hatırlatıyoruz: İdareye karşı bireysel başvurular, yürütmenin durdurulması ve iptal davaları dahil olmak üzere yasal haklarınız bulunmaktadır. Bu hakları kullanmak, sadece kendi çocuklarınız için değil, kamusal eğitim için de bir yurttaşlık sorumluluğudur. Eğitimde adalet, eşitlik ve özgürlük için mücadelemizi sürdüreceğiz” mesajı iletildi.
