Sayfa Yükleniyor...
İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bolluk, tütün kullanımının insan sağlığına olan zararlarını vurgulayarak, nikotinin beynin nörokimyasını etkileyerek bağımlılık oluşturduğunu açıkladı. 31 Mayıs Dünya Tütüne Hayır Günü dolayısıyla yapılan açıklamada, sigara ve nargilenin zararları üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu.
Dr. Bolluk, sigara içmenin veya dumanının solunmasının zamanla kişide psişik ve fiziksel bağımlılık oluşturduğunu belirtti. Yapılan araştırmalara göre, sigara bağımlılığının yaygınlığına dikkat çeken Dr. Bolluk, “Sigara içmeyi bir kez deneyen her dört kişiden üçü sigara bağımlısı oluyor” şeklinde uyarıda bulundu.
Uzmanlar, tütün kullanımının yol açtığı zararların önlenmesi için toplumun bilinçlendirilmesi, sigara ve nargile gibi ürünlere erişimin kısıtlanması ve bağımlılıkla mücadele programlarının güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyorlar. Bu önlemlerin alınmasıyla birlikte, sigara bağımlılığının olumsuz etkilerinin azaltılması ve toplum sağlığının korunması hedefleniyor.
Tütün kullanımının yol açtığı ölümler, hastalıklar ve sakatlıklar dünya genelinde ciddi bir tehdit oluşturuyor. Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bolluk, bu konuda çarpıcı açıklamalarda bulunarak, Dünya Sağlık Örgütü verilerine dayanarak, 15 yaş üstü yetişkinlerde sigara kullanımının dünya genelinde yüzde 26 olduğunu ve yılda 5 milyondan fazla kişinin ölümüne neden olduğunu belirtti.
Dr. Bolluk, sigaranın insan sağlığına olan sayısız zararına dikkat çekerek, sigara dumanında bulunan 4 binden fazla toksik ve kanserojen maddenin vücuda alınmasının ciddi sonuçları olduğunu vurguladı. Sigara içmenin kalp ve damar hastalıkları, solunum sistemi hastalıkları, kanser gibi kronik hastalıklar için en önemli risk faktörlerinden biri olduğunu da ekledi.
Bağımlılığın önemli bir parçası olan nikotinin, sigaranın neden olduğu bağımlılığın arkasındaki ana etken olduğunu açıklayan Dr. Bolluk, günde bir kez dahi içmenin bağımlılık oluşturabileceğini belirtti. Sigara içme alışkanlığının, bireyin madde alımı üzerindeki kontrolünü kaybetmesine ve zararlı bir davranış haline gelmesine neden olduğunu da vurguladı.
Uzmanlar, tütün kullanımının yol açtığı zararların önlenmesi için toplumsal bilinçlendirme, sigara kullanımının sınırlanması ve bağımlılıkla mücadele programlarının güçlendirilmesi gerektiğini savunuyorlar. Bu önlemlerle birlikte, sigara kaynaklı ölümlerin azaltılması ve toplum sağlığının korunması hedefleniyor.
Tütün kullanımının, davranışlarımızın ve düşünce yapımızın önemli bir etken olduğunu vurgulayan Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bolluk, bağımlılık konusunda yaygın inançların, alışkanlıklarımızı nasıl şekillendirdiğine dikkat çekiyor. Bolluk, "Bir kereden bir şey olmaz" düşüncesinin, bağımlılık döngüsünde önemli bir rol oynadığını belirtiyor. Bu düşünceyle başlayan süreçte, korku ve merakla denemeler arttıkça, bağımlılık döngüsü daha da güçleniyor.
Sigara bağımlılığının insanların yaşamlarını ciddi şekilde etkilediğini belirten Dr. Bolluk, "Sigara içmeyi bir kez deneyen her dört kişiden üçü sigara bağımlısı oluyor" diyerek sigaranın ne kadar güçlü bir bağımlılık yarattığını vurguluyor. Nikotin bağımlılığının psikiyatrik bir bozukluk olduğunu söyleyen Bolluk, sigara kullanımının, bireyin hayatında önemli sorunlara neden olduğunu ve bağımlılık döngüsünü sürdürdüğünü ifade ediyor.
Nargile kullanımının da sigara gibi ciddi zararlar doğurduğunu belirten Bolluk, "Nargile içiminde içilen duman miktarı, bir sigaradan içilen duman miktarından çok daha yüksektir" uyarısında bulunuyor.
Sigarayı bırakmak isteyenler için destek almanın önemine de değinen Dr. Bolluk, "Sigarayı bırakmada yardım almanın yararlı olduğunu belirten Bolluk, "Sigara içenlerin yüzde 20’sinin nikotin bağımlısı haline geldiği, ancak yüzde 15’ten az bir kısmının başarılı olduğu bildirilmiştir. Sigarayı bırakmak için herhangi bir yardım almayanlarda bırakma oranı yüzde 10’un altında kalırken, sigarayı bırakma ilgili yardım alanlarda hem sigarayı bırakma süreci hem de sigarayı bırakma oranı artmaktadır" diyerek bırakma sürecinde destek almanın önemine işaret ediyor.
Sigara bırakma sürecinde nikotin bağımlılığını kontrol etmek için tıbbi tedavilerin önemine de değinen Bolluk, "Sigara içiminde davranış alışkanlığının, fiziksel ve psikolojik bağımlılığın rol oynadığını vurgulayan Bolluk, "Sigara bırakma sürecinin başarılı olmasında en önemli etkenlerden biri ruhsal tedavilerin ilaç tedavileriyle birlikte kullanımıdır" şeklinde konuşuyor.
Dr. Bolluk'un açıklamaları, sigara ve tütün ürünleriyle mücadelede toplumsal bilinçlendirme ve destek sistemlerinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Sigara bağımlılığının ciddi bir sağlık sorunu olduğunu vurgulayan Bolluk, bağımlılıkla mücadelede bireylerin ve toplumun birlikte hareket etmesinin gerekliliğine işaret ediyor.
Arun Acumsal