Sayfa Yükleniyor...
LÖSEV Halk ve İlişkiler Sorumlusu Gamze Berçin Tatar, 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası olması sebebi ile gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Lösemi kanserinin sadece çocuklara has bir kanser türü olmadığını, yetişkin bireylerde de ortaya çıkabileceğini vurgulayan Tatar, çok yakın zamanda Türkiyenin onkoloji kentini açacaklarını söyledi
EMİNE ŞEKER
Lösemi hastalığının belirtilerini; vücutta sebepsiz morlukların oluşması, sürekli olarak düşmeyen yüksek ateşin olması, eklem ağrıların ve halsizliğin artmasının boy göstermesi şeklinde sıralayan Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) Halk ve İlişkiler Sorumlusu Gamze Berçin Tatar, diş eti kanamalarında da bir doktora başvurulması gerektiğini söyledi.
LÖSEMİ ÇOCUKLUK ÇAĞI KANSERİ
LÖSEV Halk ve İlişkiler Sorumlusu Gamze Berçin Tatar, lösemi hastalığının genellikle çocuklarda yaygın olarak görülen çocukluk çağı kanseri olarak bilinen bir kanser türü olduğunu ifade etti. Tatar, 2 ile 14 yaş aralığındaki çocuklarda yaygın şekilde görüldüğünü açıkladı. Lösemi kanserinin sadece çocuklara has bir kanser türü olmadığını, yetişkin bireylerde de ortaya çıkabileceğini vurgulayan Tatar; Lösemi hastalığı günümüzde çok yaygın kanser türüdür. Bu hastalıkta çeşitli etkenlerden kaynaklanan radyasyon gibi, GDOlu gıdalar gibi, çevre kirliliği gibi, hamilelik sırasında sigara ve alkol kullanımı gibi etkenler etkin olabiliyor. Lösemi hastalığının ortaya çıkmasında artırıcı faktörler olabiliyor. Lösemi hastalığının tedavisi ülkemizde büyük bir oranda mevcut. Bizim Ankarada kendi Lösante Hastanemizde yüzde 90ın üzerinde başarı oranı var. Lösante Hastanesi 14 yataklı butik bir hastanedir. Biz bu hastanede çocuklarımıza 2000 yılından beri ücretsiz tedavi imkanı sunuyoruz. Ülkemizde kanser ve lösemi çok yaygın olduğu için yeni bir hastane projemiz bitmek üzeredir. Bir Tuğlada Siz Koyun adlı kampanya başlattık. Ankarada bir kent inşa ediyoruz. LÖSEV onkoloji kenti olacak. Şubat ayından sonra ön görülen tarihten itibaren onkoloji departmanı olarak açılacak. Sonrasında diğer polikliniklerde hizmete girecek dedi.
İLİK BAĞIŞI HAYAT KURTARIYOR
Türkiyede lösemi hastalığının kemoterapi yöntemiyle tedavi edildiğini belirten Tatar, Kemoterapi yönteminin sonrasında ilik nakiline gerek duyulabiliyor. İlik kolay bulunan bir ürün değildir. Ülkemizde ilik bankası sıkıntısı var. Bu anlamda bizler için büyük bir sıkıntı oluyor. Bu yüzden birçok çocuğumuza yurtdışından ilik bulunmak zorunda kalınabiliyor. Bu süreçte hastanın beklemesi risk oluşturuyor. Her geçen gün hastanın aleyhine işliyor. İlik bankasının olamayışı Türkiye için büyük bir sıkıntıdır. Biz LÖSEV olarak bir izin isteğimiz var. İzini aldıktan sonra aktif bir şekilde banka işleteceğiz. Çünkü veri tabanımız çok geniş bu anlamda. 16 binden fazla hasta ve hasta yakınımız var. Çok sayıda gönüllümüz var. Halkımıza bu konuda yardım etmek istiyoruz. Yakında umuyoruz iznimizi alıp bu bankayı faaliyete geçirebileceğiz. Ülkemizde Ege, Akdeniz, Çapa Tıp ve İbni Sina Üniversite hastanelerine ilik vermek isteyen kişiler örneklerini vererek donör olabiliyor. 2 tüp kan alınıyor. Kayıt alınarak bir çocukla uyumlu olduğunda irtibata geçiliyor. İlik bağışı organ bağışı gibi değildir. Bir hastaya ilik verildiğinde başka bir hastaya da ilik verebilirsiniz. İlik veren kişi için negatif olan bir işlem değildir. İlik bağışı gerçekleştirebilecek bir bağıştır. İlik bağışı hayat kurtarıyor şeklinde konuştu. Tatar, lösemi hastalığının belirtilerini; vücutta sebepsiz morlukların oluşması, sürekli olarak düşmeyen yüksek ateşin olması, eklem ağrıların ve halsizliğin artmasının boy göstermesi şeklinde sıraladı. Diş eti kanamalarında bir doktora başvurulması gerektiğini söyleyen Tatar, Bu belirtiler birçok hastalığın belirtileri de olabileceğine vurgu yaparak, kişilerin dikkatli olması gerektiğini tavsiye etti.
TÜRKİYE GENELİNDE HİZMET VERİYORUZ
Tatar, LÖSEVin 1998 yılında kurulduğunu hatırlatarak, Ankara merkezli bir vakıf olduklarını söyledi. İzmir, İstanbul, Bursa ve Antalya illerinde irtibat ofislerinde hizmet verdiklerini ifade eden Tatar, Ofislerimizin aracılığı ile tüm Türkiye genelindeki hastalarımıza hizmet veriyoruz. Ailelerin barınması için lösemili çocuklar köyümüz var. Çocuklarımızın konaklama sorununu çözmek için yapıldı. LSV Dükkanımız var. Organik ürünlerin tüketilebileceği ürünler satılıyor burada. Lsvdukkan.com adresinden ürünlerimizin hepsine ulaşılabilir dedi.
HİJYEN ÇOK ÖNEMLİ
Lösemi hastalığının tedavi sürecinin uzun olduğunu ve bu sürecin oyun çağında olan bir çocuğu olumsuz etkileyebildiğini açıklayan Tatar, Çocuklar için kapalı bir alanda kalmak kolay değil. Aynı zamanda ailenin motivasyonu çok önemli. Çünkü çocuğa en büyük desteği veren kişiler anne ve babadır. Ailenin bu dönemlerde kan ve trombosit ihtiyaçları olabiliyor. Aile yaşadığı şehirden başka bir şehre gidip orada yaşamak durumunda kalıyor. Bu hastalığın tedavisi ancak büyük şehirlerde oluyor. Bu yüzden aile tanımadığı bir şehirde yaşamak zorunda kalıyor. Anne hastanede kalmak zorunda kaldığın da ailenin diğer fertleri mağdur olabiliyor. Yani aile maddi ve manevi şekilde yıpranabiliyor. Biz kurum olarak bu süreçte ailelerin yanındayız. Gönüllülerimiz aracığıyla kan ve trombosit ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Ya da düzenli olarak gıda kolileri gönderiyoruz. Çünkü çocuklarımızın iyi beslenmesi gerekiyor. Hastalığın tedavisi maliyetli olduğu için ailenin bütçesi zayıflayabiliyor. Kuru gıdalar ve et kolileri oluyor. Kemoterapi tedavisinde bağışıklık sistemi zayıfladığından çocuklarımıza kırmızı et yeme imkanı sunuyoruz. Kırmızı eti konserve ya da dondurulmuş şekilde tüketmemeleri gerektiği için taze bir şekilde gönderiyoruz. Bu hastalıkta hijyen çok önemlidir. Kurban Bayramında bize gelen bağışlar çok önemli. Çünkü biz bu bağışları çocuklarımızın et yemesi için değerlendiriyoruz diye konuştu.
BÜYÜYEN BİR AİLEYİZ
Tatar, lösemili çocukların tedavisinde çocuklara ışık tutmak için kurulan bir kurum olduklarını söyledi. Çocukların çok farklı ihtiyaçların olduğunu ifade eden Tatar, çocukların motiveye ihtiyaçları olduğu kadar ailelerinde eğitime ihtiyacı olduğunu vurguladı. Tatar, sözlerine şöyle devam etti: Çocukların hastalık sonrasında sosyal desteğe ihtiyaçları oluyor. Hastalık bir süreç. Ama bu süreç çocukları sosyal hayatlarından uzaklaştırıyor. Bizim amacımız hem hastalık sırasında hem de hem de hastalık sonrasında çocuklarımıza ve ailelerine maddi ve manevi destek olmak. Eğitimler ve yurtdışı geziler gibi etkinlikler düzeliyoruz. Tedavileri için maddi destek sağlıyoruz. Çok farklı istekleri olan hasta çocuklarımız var. Örneğin Ankarayı helikopterle gezmek isteyen çocuğumuz oldu. Elimizden geldiğince gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Bu istekler gerçekleştirildiğinde tedavilerinde önemli bir etken oluyor. Helikoptere binmeden önce çocuğun kan değerleri düşükken gezi sonrasında kan değerlerinde ciddi artışlar gözlemlendi. Biz her zaman kocaman bir aile olduğumuzu söylüyoruz. Tedavi olup iyileştikten sonra bağlarını koparmıyorlar. Onlar da bizle birlikte kendileriyle aynı kaderi paylaşan arkadaşları için mücadele ediyorlar. Her geçen gün büyüyen bir aileyiz. Hepimiz ciddi anlamda risk altındayız. Yarın hasta olmayacağımızın garantisi yok. Bunun için biz Türkiyenin onkoloji kentini açıyoruz. Bu LÖSEVin hastanesi değil. Türk halkının bağışlarıyla yapılan bir hastanedir. Burada gün geldiğinde hepimiz gidip tedavimizi olabileceğiz. 250 yataklı ülkemize hizmet verecek modern bir hastanenin inşaatı tamamlanmak üzere. Halkımıza çok teşekkür ediyoruz. Bir tuğlada kendileri koyup bize destek oldukları için.
Haber Merkezi