Sayfa Yükleniyor...
Diyetisyen Şebnem Kandıralı, kanserle mücadele konusunda beslenmenin son derece önemli olduğunu söyledi
Diyetisyen Şebnem Kandıralı, kanser hastaları için beslenme önerilerinde bulundu. Kanser ile mücadelede beslenmenin son derece önemli olduğunu ifade eden Kandıralı, Sağlıklı ve besleyici bir diyet kanser tedavisi görenler için ciddi anlamda önemli bir yere sahiptir. Hem tedavinin etkinliğini hem de yaşam kalitesi arttırabilir dedi.
Diyetisyen Şebnem Kandıralı, kanserle mücadele konusunda beslenme ile ilgili önerilerini 5 maddede sıraladı. İşte o maddeler:
1- Taze sebze tüketin. Özellikle kanser karşıtı özelliklerinden ötürü lahana, brokoli, turp, karnabahar gibi turpgil sebzelere ağırlık verin.
2- Şekerden sakının. Rafine karbonhidratlar, tatlılar, ilave şeker eklenmiş besin tüketmeyin. Basit karbonhidrat içerdiklerinden hızlı bir şekilde şekere dönüşebilmektedirler. Kanser hücreleri şekerle gelişir, insulinde birçok tümör için büyüme faktörüdür. Meyve sularına da dikkat edin. Aşırı şeker alımına neden olurlar. Meyveleri bütün yiyin.
3- Enflamatuar ( iltihabi ) yiyecekleri kesin. Hayvansal besinleri ( süt ürünleri, et ve tavuk ) tüketmeyin. Omega 6 yağ asidi ve doymuş yağ içerirler. Vücutta işlenirler ve 5-LOX a (5-lipoksijenaz ) dönüşürler bu da kanser gelişimi ve çoğalmasına neden olan inflamatuar bir enzimdir. Enflamatuar karşıtı yiyecekler yiyin. Bunlar; keten tohumu, Chia tohumu, kiraz, zeytin, soya, yosun, koyu meyveler, çilek, soğuk su balıkları, yeşil çay, zencefil ve fındıkgiller. Enflamasyonu hafifletmek için yardımcı olan omega-3 ü de unutmayalım.
4- Bağışıklığı arttıran besinler tüketin.
Sarımsak, soğan, zencefil, yeşil çay, yoğurt, yulaf, arpa ve mantar vb. İçerdikleri doğal bileşikler kanser hücrelerinin çoğalmasını ve yayılmasını engeller.
5-Yemeklerinize zerdeçal ekleyin.
Anahtar bileşeni curcuminin ( hintsafranı ) bir dizi çalışmada kanserle mücadelede etkin rol oynadığı gösterilmiştir. Klinik çalışmalar erken safhalarda olmasına karşın bugüne kadar ki çalışmalar meme, rahim, serviks, prostat ve gastrointestinal sistem kanserlerinde etkili sonuçlar alınabildiğini göstermektedir. (HABER MERKEZİ)
Haber Merkezi