Sayfa Yükleniyor...
Türkiyenin ilk ve tek kedi hastanesi olan Cat Hospital Baş Hekimi Tarkan Özçetin ön ayakları kesilmiş halde bulunan Umutun birçok insana yaşama tutunma azmini hatırlattığını söyledi
NİLGÜN TAZE
Osmaniyede iki ayağı kesilmiş halde bulunmasının ardından Ankarada bulunan Türkiyenin ilk ve tek kedi hastanesine kaldırılan ve ismini tedavisini yürüten veteriner hekim Tarkan Özçetinin verdiği Umut kedi, gösterdiği yaşama tutunma mücadelesiyle birçok insana ilham oldu. Uzun süre yapılan cerrahi müdahaleler sonucu sanki görünmeyen ayaklara sahipmiş gibi sandalyelerin üstüne zıplamaya başlayan Umut, kendisine gözü gibi bakan sevgi dolu insanların yanında mutlu bir şekilde yaşamını sürdürmeye devam ediyor.
İzmirde 4 gencin bir kedinin başını ezerek öldürmesini kamera kayıtlarından izlemenin kanları dondurduğunu ve hayvanlara uygulanan şiddetin en kısa zamanda ceza kapsamına alınması gerektiğini belirten Özçetin, Maalesef insanlık ruhuna sahip olmayan insanlar her toplumda olduğu gibi bizim toplumumuzda da var. Hayvanlar ülkemizde hala bir meta olarak görüldüğünden yeteri kadar korunmuyor. Bir mala verilen zarardan dahi daha az değere sahip kedi ve köpekler. Hayvanlarda tıpkı bizim gibi can sahibi olarak değerlendirilmediği için bu tür psikopat, sadist ruhlu insanlar maalesef meydanı boş buluyorlar. Biliyorlar ki bir cezası yok. Hayvan dernekleri ve federasyonları dağınık bir yapı halinde çalışmalarda bulunuyorlar. Birlikte çok fazla hareket edemediklerini gözlemliyorum. Derneğimiz resmi kimliğine kavuştuktan sonra hayvan severler olarak aynı çatı altında toplanmak için de girişimlerde bulunacağız. İlk yapacağımız şey gelişmiş ülkelerdeki standartlara uygun kanunların ülkemizde de var olmasını sağlamaya çalışmak olacak. Caydırıcı cezalar olmadığı sürece bu tür olaylar da olmaya devam edecek dedi.
KÖTÜLÜĞÜN TEMELİNE İNİLMELİ
Sevindirici olan yönün hayvan severlerin gösterdiği reaksiyonların kanunlardan etkili olduğunu belirten Özçetin, hayvanlara eziyet eden kimliği belirlenmiş insanların hayvan severler tarafından artık toplum içine çıkamayacak kadar kötü duruma düşürüldüğünü belirterek, Bu ciddi bir avantaj. Sosyal medyayı kullanan hayvan severler bu eziyetlere olağanüstü bir tepki gösteriyorlar. Bu işin olumlu tarafı ancak aynı titizliğin yasalar tarafından da desteklenmesi gerekiyor ki benzer olaylar yaşanmasın ve bu tür insanlar kendilerinde eziyet etme konforunu bulamasın. Hayvan severlerin yardımı sokaktaki aç hayvanları doyurma şeklinde. Bunun mutlaka yapılması gerekiyor ancak doyurmaktan daha ziyade insanları bilinçlendirerek daha kalıcı çözümler oluşturmak ve problemin temeline ait adımlar atmaya yoğunlaşmak gerek. Umutun başına gelenlerin başka bir canlının başına gelmesi ancak bu şekilde engellenebilir. Umut ilk hastanemize getirildiğinde insanlara karşı çok ürkek davranıyorken şimdi insanlarla arası çok iyi. Günde en az 3-4 kişi de ziyaretine geliyor ve herkesle çok iyi bir iletişim içinde açıklamasını yaptı.
TÜRKİYENİN İLK VE TEK KEDİ HASTANESİ
1993 yılında meslek hayatına başlayan Cat Hospital Baş Hekimi Tarkan Özçetin 2008 yılında Türkiyenin ilk ve tek hastanesi olan Cat Hospitalı kurdu. Kedi hastanesi kurma fikrinin kedilerin hastaneye geldiklerinde gösterdikleri stresi fark etmelerinden kaynaklandığını belirten Özçetin, 15 yıllık karma klinik tecrübelerinde kedi, köpek, kuş gibi hayvanların kokularının ve varlıklarının birbirlerini rahatsız ettiğini ifade ederek, Kediler veterinere geldiklerinde çok strese giriyorlar ardından da onlara ilgilenme sorumluluğunu üstlenmiş insanlar ve eşittir tabi biz doktorlarda. Kediler obsesif bir yanları olduğu için her şeyin kontrolleri altında olmasını isterler. Güven onlar için son derece önemlidir. Veterinere götürülecek kedinin stresi önce taşıma kutusuna girmesi ile başlıyor. Kliniğe geldiğinde ise hem ilaç hem de diğer kedi ve köpeklerin kokusu onların stresini daha da artırıyor. Doğa da birbirini tanımayan kedi ve köpekler iyi anlaşamıyorlar. Tanımadığı bir köpeği gördüğünde kedi hemen tüylerini kabartır ve anında strese girer. O stres hem fizyolojik ve psikolojik probleme sebebiyet veriyor. Bu ağır tramvayı kedi hafızasında tuttuğundan tekrar veterinere geldiğinde bir kat daha fazla problemli bir halde geliyor ifadelerini kullandı.
SADECE KEDİLER GİREBİLİR
Hastanelerine sadece kedilerin girebildiğini ve bu şekilde klinikte çalışan doktorların üzerlerinede farklı kokular sinmediğini belirten Özçetin, kapalı alanı 700 metre kare olarak toplamda bin metrekarelik bir alanda 5 hekim ve ona yakın personelle hizmet verdiklerini belirterek, Hastanemizi kurmamızdaki temel fikir bu oldu ve olumlu geri dönüşümler yaşadık. Bilgi birikimlerimiz bizi daha da geliştirdi. 80 kediyi aynı anda barındırma kapasitemiz var ve teknolojinin getirdiği birçok alete de sahibiz. Kemoterapi ve radyoterapi de olmak üzere birçok hastalığa anında müdahalede bulunabiliyoruz. Bir insan hastanesinde bulunan aletler ve laboratuvar bizim hastanemizde de mevcut dedi.
KEDİCİ DERGİSİ
Kedici dergisinin hastane kurulduktan sonra 16 sayfalık küçük bir dergi olarak hazırlandığını ve zamanla artan ilgiyle 86 sayfaya kadar çıktığını belirten Özçetin, amatör kişilerin çıkardığı derginin çok beğenildiğini söyleyerek, Derginin fanları o kadar fazlalaştı ki sadece Facebookta 150 bin den fazla takipçimiz var. Dergi olarak birçok sosyal sorumluluk projesine imza attık. İki sene üç büyük şehirde eş zamanlı olarak aynı anda kedi evleri yapıldı. Bu süreçte Çankaya, Karşıyaka ve Kadıköy belediyeleri bize destek verdiler. Derginin bu misyonunu dernek çatısı altında toplamak istediğimiz içinde yaklaşık bir ay önce ilk adımları atarak Gönüllü Kediciler ve Veteriner Hekimler Derneği (KED-VET)' ni kurduk. Zaman içinde kedilerle ilgili çok daha ayağı yere basan projelerle ilgili çalışmalara imza atmayı hedefliyoruz açıklamasını yaptı.
Haber Merkezi