Doğa bizim evimiz

Önümüzdeki bir hafta boyunca tüm dünyada kutlanan Dünya Çevre Günü ile ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşacağım. Doğadaki her şey birbiriyle uyum içerisindedir. Bitkiler, hayvanlar, insanlar ve diğer canlılar arasındaki bağ ekosistemin dengesini sağlar. Doğanın döngüsü, hiç durmadan devam eder ve her canlı ekosistemimiz için önemlidir. Dünya Çevre Günü’nde insanların doğayı ve çevreyi korumak için neler yapabileceği konusuna değinmek istiyorum. Çevre ile ekosistemi bir olarak görüyorum çünkü çevreyi ne kadar iyi korursak ekosistemimiz de o kadar iyi korumuş oluruz. Ekosistemimiz bozulursa eğer çevre kirlilikleri daha da artar. Daha da artar diyorum çünkü ne kadar iyi çevreyi koruyabiliyoruz gözler önünde. Maalesef, çevreyi koruma konusundaki çabalarımız yetersiz kalıyor ve bu durum, geleceğimizi tehlikeye atıyor. Orman yangınları ile bir sürü ağaçlarımız yanıyor. Ormanların içinde yaşayan canlılarımızı da bu büyük yangınlar ile kaybediyoruz. Ekosistem, doğanın canlılarla olan uyumu böyle afetler yüzünden bozulmaya başlıyor. Ormanda yanan bir ağaç yüzünden birden çok canlıyı kaybediyoruz. Bir bitki ve canlının ölmesi ile insanların da dengesi bozuluyor. Ormanlar, dünyanın akciğerleri olarak küçüklüğümüzden beri öğretiliyor. Ağaçlar, karbondioksiti emip oksijen üreterek havamızı temizler. Orman yangınları sadece ağaçları yok etmekle kalmaz; ormanların yok olmasını, küresel ısınmayı hızlandırır ve iklim değişikliğini de tetikler. Bu da insan hayatı üzerinde büyük etkilere yol açar; su kaynaklarımız azalır, hava kalitesi düşer ve doğal afetlerin sıklığı ve şiddeti artar.

Dünya Çevre Günü’nde farkındalık yaratmak için çok önemli bir gündür. Bu hafta içerisinde insanların çevreye karşı bilinçlenmesi, gelecek nesillerin de daha sağlıklı bir dünyada yaşaması için bilinçlendirilirler. Dünyadaki bütün insanlar çevre koruma konusunda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekiyor. Bu sorumlulukları kısaca belirtmem gerekirse; geri dönüşüm yapmak en önemli noktadır. Bazı maddeler dünyada geri dönüşemiyor. Bunlardan en başta geleni bence piller ve plastikler. Atık toplama alanlarına eğer ki bunları bırakırsak dönüştürülüp imha edilebilir. Bir tek bununla da sınırlı kalmıyor enerji tasarrufu sağlayarak, su tüketimini azaltarak basit ama etkili adımlarla doğaya katkıda bulunabiliriz. Sadece bireysel çabalar yeterli değil; hükümetler ve büyük şirketler de çevre koruma konusunda aktif rol oynamalıdır. Sürdürülebilir enerji kaynaklarına yatırım yaparak, doğa dostu üretim teknikleri kullanarak ve çevreyi korumak için yasalar getirerek çevreyi korumak adına önemli adımlar atmış olacaklardır.

Doğa insan için en önemli yaşam unsurudur. Doğanın bize ihtiyacı yok ama daha kaliteli bir yaşam için atmosferin kirli olmaması gerekiyor. Bunun içinde bizim doğaya iyi bakmamız, korumamız gerekir. Onu korumak, kendi geleceğimizi korumak demektir. Kendimizi ve çevremizi koruyarak daha sürdürülebilir bir dünya için hep birlikte çaba göstermeliyiz.

Doğa bizim evimiz