Unutmayın: Bu Ülkenin Asıl Kahramanları Onlardır!

Bu hafta ciğerimiz yandı, yüreğimiz dağlandı!
Kuzey Irak’ta, hainlere karşı yürütülen bir operasyonda, metan gazı faciası nedeniyle tam 12 yiğidimizi, hayatının baharında 12 kahramanımızı toprağa verdik. Onlarca ocağa ateş düştü; geride gözleri yaşlı analar, boynu bükük babalar, dul eşler ve yetim evlatlar kaldı. Bir kez daha anladık ki ateş düştüğü yeri yakıyor, gerisi suskun…

Medya ve sosyal medyada, ne yazık ki yalnızca vatanını ve bayrağını gerçekten seven birkaç duyarlı insanın paylaşımını gördük. Koskoca bir ülke, 12 canını yitirirken, geri kalanların sessizliği insanın içini acıtıyor. En azından üç günlük yas ilan edilip, bayraklar yarıya indirilerek bir nebze olsun toplumsal vicdanın sesi olunabilirdi. Ama olmadı… Ne devletten ne de toplumun geniş kesimlerinden gerçek bir yankı çıkmadı.

Bu acının üzerine bir de; kendini insan zanneden, aslında insan kılığına bürünmüş vicdansız mahlûkların, şehitlerimize hakaret eden iğrenç paylaşımları kanıma dokundu!
Buradan o pisliklere, o hainlere sesleniyorum:
Sen bu ülkede özgürce yaşıyorsun, sokakta korkusuzca yürüyorsun, gece yatağında huzurla uyuyorsun; bunun sebebi o nefret ettiğin kahraman güvenlik güçlerimizdir! Senin aklının ermediği, ruhunun anlamadığı bir fedakârlıkla bu vatanı savunan o yiğitler sayesindedir!

Bakın, bu ülkenin gerçek kahramanları; televizyon ekranlarında nutuk atan, sosyal medyada şov yapan, koltuk peşinde koşan siyasetçiler değildir!
Bu ülkenin gerçek kahramanları; yaz kış, gece gündüz demeden; anasından, babasından, eşinden, çocuğundan, nişanlısından aylarca ayrı kalan, soğuk dağ başlarında diken üstünde nöbet tutan, gerektiğinde canını veren askerimiz, polisimiz, jandarmamız, özel harekâtçımızdır!

Senin göremediğin, belki de görmezden geldiğin gerçek şudur:
Bu kahramanlar, etrafımızı saran düşmanlara, teröristlere, iç ve dış tehditlere karşı gözünü kırpmadan mücadele ediyor. Sırf sen rahat bir nefes alasın, çocuğunu güvenle okula gönderebilesin, gece gönül rahatlığıyla uyuyabilesin diye…
Üstelik bunu yaparken; kanunların çizdiği sınırdan çıkmadan, hukuk ve vicdan terazisini elden bırakmadan yapıyorlar.

Ve ne oluyor biliyor musunuz? Görevini hakkıyla yapan bu güvenlik güçlerimiz, içimizdeki kendini bilmez, küstah, “Sen benim kim olduğumu biliyor musun?” edebiyatı yapan, kendini dokunulmaz zanneden tiplerin hakaretine, tehdidine, hatta bıçaklı saldırısına maruz kalıyor.
Ama yine de vazgeçmiyorlar. Yine de bu ülkeyi, senin gibi nankörlerin bile hakkını koruyacak kadar mert ve şerefli davranıyorlar!

Bir şeyi kafanıza kazıyın:
Kanun, cumhurbaşkanından en sade vatandaşa kadar herkes için aynıdır!
Kanunun gözünde kimse ayrıcalıklı değildir. Makamla, kartvizitle, torpille; güvenlik güçlerimizi görevinden alıkoymak, onlara hakaret etmek, asıl büyük suçtur!
Herkes haddini bilecek!

Bizim gerçek borcumuz; televizyonlara çıkıp laf kalabalığı yapanlara değil, gözünü kırpmadan şehit düşen bu kahramanlara!
Onların hakkını ödeyemeyiz; tek yapabileceğimiz şey, onları baş tacı etmek, hatıralarını yaşatmak ve arkalarından konuşan alçaklara karşı tek yürek olup dimdik durmak!

Allah kahraman güvenlik güçlerimize güç, kuvvet, sabır ve dirayet versin. Ayaklarına taş değdirmesin.
Unutmayın; onların varlığı bu ülkenin nefesidir, bekasıdır, onurudur!
Onlar sayesinde düşmana korku, dosta güven salıyoruz.
Onlar sayesinde başımız dik, bayrağımız dalgalanıyor!

O yüzden saygımızı, sevgimizi, minnetimizi hiçbir zaman eksik etmeyelim. Çünkü bu ülkenin gerçek kahramanları onlardır!

Unutmayın: Bu Ülkenin Asıl Kahramanları Onlardır!