Korona Sürecinde Erken Seçim veya Baskın Seçim Olabilir mi?

Gelin birlikte kafa yorup, bu sorunun yanıtını bulmaya çalışalım.. Bakalım ne gibi sonuçlara varacağız. Yanılıyorsak sizler düzeltin.
Ülkemiz koşulları ufukta bir erken seçimi zorunlu kılmaktadır.
Kovid-19’un ikinci dalgasına bağlı olarak Kasım 2020 ya da Mart 2021 de seçim olabilir diye düşünüyoruz.
Erken seçim belirtilerine baktığımızda ;
“Çoklu baro, Ayasofya’nın ibadete açılması, Gelecek ve Deva partilerinin kurulması, ekonomik çöküş, Cumhur İttifakı’nın oylarındaki belirgin azalma, Z kuşağının kamuoyuna yansıyan tepkisi ve işsizlik” erken seçimi adeta davet etmektedir.
Bu duruma “Muhalefette ki dağınıklık ve bir araya gelememeleri de” eklenecek olursa, iktidar işini rahatlıkla kolaylaştırabilir diye düşünüyoruz.
26-27 Temmuz’da yapılacak CHP kurultayı, hem parti olarak kendini hem de muhalefetin durumunu belirleyebilir.
Eğer kurultay sözde değil, özde bir iktidar hazırlığı kurultayına dönüşmez, ”Sayın Genel Başkan” ve var olan çevresini birkaç değişiklikle aynen devam ettirirse, oylarının yüzde 30’lara çıkması ile yetinip, buna da sevinmeleri bizce kritik eşik olacaktır.
Sayın İmamoğlu’nun belediye uygulamaları parti içi tartışmayı alevlendirebilir.
Sayın Muharrem İnce’nin Ayasofya’da namaz kılma isteğini, davet edilme şartına bağlayarak, kimlere ne mesaj verdiğini anlayamadık. Sizler anladıysanız ne ala!                                                               
Parti örgütlerine ve kadrolarına cesaret bulaştırmayan “Sayın ana muhalefet partisinin genel başkanının” özellikle ürkek ve korkak davranması anlaşılır bir durum değildir.. Belki Sayın genel başkan bu durumun gerekçesini izah edebilir.
Bize göre korkaklıkta cesaret gibi bulaşıcıdır. Sayın Kılıçdaroğlu maalesef muhalefete korkaklık bulaştırmaktadır.
Baro başkanlarının; demokratik, haklı, meşru ve anayasal haklarına sahiplenen bir lider profili maalesef çizememiştir.
Parlamento içi ve dışı tüm muhalefet liderlerine bir çağrıda bulunarak, baro başkanlarının yanlarına gidip destek verme cesareti gösterememiştir.
Meşru ve anayasal olan her eylem haklı ve gereklidir. Bu durumu maalesef kavrayamamış olup,
bu tavır ile muhalefetin elini zayıflatırken, iktidara moral üstünlük sağlamaktadır.
Teker teker hareket edecek olan muhalefetin başarılı olma şansı zayıftır.
Önümüzdeki süreç Türkiye ve hepimiz için belirleyici öneme sahiptir.
Eğer muhalefet ayrılıklarını bir kenara bırakarak birlikte ortak hareket edebilme becerisi gösterirse, seçimi kazanmaması mümkün değildir. Küçük ve önemsiz ayrılıklar, büyük bedeller ödemenize neden olabilir. Bu bilinçle hareket etmenin tam zamanıdır.
YORUM VE ÖNERİLERİMİZ:
“Bir orman gibi kardeşçe” olmanın tam zamanı dostlar! Ya var olacağız, ya da.... gerisini siz düşünün.
Sevgiler...
Not: Katkılarından dolayı sevgili arkadaşım Cafer Keskin’e sonsuz teşekkürler..
 

Korona Sürecinde Erken Seçim veya Baskın Seçim Olabilir mi?