Sayfa Yükleniyor...
Milli piyango, bir şans ve kumar oyunu olduğundan, ister akaryakıt istasyonları, marketler alış-veriş karşılığında bedava olarak müşterisine versin, isterse iki arkadaş birbirine hediye etsin, isterse kişi bizzat para vererek bileti satın alsın fark etmeksizin ki hepsi de haramdır.
Kumar oynamak dinimizce, Ey iman edenler içki, kumar, fal okları şans oyunları şeytanın pis işlerindendir ayetine binaen haram kılınmıştır.
Müslüman bir kadın kendisine dinen yabancı olan erkeklerin yanında her zaman ve her yerde başını örtmek zorundadır. Ama kadınların arasında veya evde babasının, erkek kardeşlerinin, amca veya dayısının, kayınpederinin yanında başını örtmek zorunda değildir. Çünkü bunlarla evlenmesi caiz değildir. Dolayısıyla bunlara karşı saçını açmasında bir sakınca yoktur.
Müslüman bir kadın kendisine dinen yabancı olan erkeklerin yanında her zaman ve her yerde başını örtmek zorundadır. Ama kadınların arasında veya evde babasının, erkek kardeşlerinin, amca veya dayısının, kayınpederinin yanında başını örtmek zorunda değildir. Çünkü bunlarla evlenmesi caiz değildir. Dolayısıyla bunlara karşı saçını açmasında bir sakınca yoktur.
Müslüman bir kadın kendisine dinen yabancı olan erkeklerin yanında her zaman ve her yerde başını örtmek zorundadır. Ama kadınların arasında veya evde babasının, erkek kardeşlerinin, amca veya dayısının, kayınpederinin yanında başını örtmek zorunda değildir. Çünkü bunlarla evlenmesi caiz değildir. Dolayısıyla bunlara karşı saçını açmasında bir sakınca yoktur.
İhlas olmadan yapılan ibadetlerin sevabı olur mu?
Abdest ve gusülde genel ilke; her birinde yıkanması farz olan uzuvları hiçbir kuru yer kalmayacak şekilde yıkamaktır.
Anne ve babalar evlatlarına bedduadan mutlaka sakınmalıdırlar. Zira onların duaları makbul olan dualardandır. Evlatları için haklarında hayırlı dualar yapmalıdırlar. Evlatlar da anne babalarına, Allahın emrine aykırı bir sey yapmalarını istemedikleri sürece itaat etmeleri ve sözlerini dinlemeleri gerekir.
İslami hükümlere göre nikah, evlenme ehliyetine sahip ve evlenmelerinde dini açıdan bir engel bulunmayan kadın ile erkeğin (veya vekillerin) şahitlerin huzurunda, birbirleriyle evlenmeleri konusunda karşılıklı rızalarını ifade etmelerinden (icap ve kabulden) ibaret bir akittir.
Elbette ki kalp temizliği önemlidir. Ama kalbin temizliği ibadete, dini görev ve sorumluluklara uymayı ortadan kaldırmaz. Bilakis kalbi temiz olan kişi dini ibadetlerine daha da sarılır.
Hidâne, çocuğun, ehliyetli biri tarafından belli bir süre için alıkonup yetiştirilmesi demektir. Çocuğun yetiştirilmesi anneye ait bir haktır. Ancak anne hukuken bununla sorumlu tutulamaz. Yani çocuğa bakması ve onu yetiştirmesi için zorlanamaz. Fakat çocuğun bakımını üstlenecek başka bir kimse yoksa o zaman anne çocuğa bakmağa mecbur tutulur.
Bedelli askerlik için kredi kullanmak caiz mi?
Allah'a, peygamberlere, Kur'an-ı Kerim'e, namaza, kabeye,...ve dinen mukaddes kabul edilen değerlere sövmek insanın imanına zarar verir. Böyle bir fiili gerçekleştiren dinden çıkmış olur. Dinden çıktığı gibi nikahı da bozulmuş olur.
İslam dininde kan kardeşliği diye bir şey yoktur. Karı kocanın birbirine verdiği kan aralarında evliliğe dair her hangi bir engel ya da kardeşlik oluşturmaz. Evliliğe engel olan kardeşlik kan kardeşliği değil gerçek kardeşlik ile sütkardeşliğidir.
Kişi, Allah'a ve onun gönderdiği dine ve imanın esaslarına inanmadıkça Müslüman sayılmaz. İman olmadığından da yaptığı ibadetlerin ve hayırlı hizmetlerin sevabına erişemez.
Hz. Peygamber bir hadisi şerifte suyu üç defa içmekle ilgili olarak şöyle buyurmaktadır: Deve gibi bir nefeste içmeyin. İki veya üç nefeste için. Bir şey içeceğiniz zaman besmele çekin; içtikten sonra da «elhamdülillah» deyin! (Tirmizî, Eşribe, 13)
Doğacak çocuk öz annesi olmayan bir başka kadının rahminde büyüdüğünden soy karışmasına neden oluyor. Bu nedenle taşıyıcı annelik dinen uygun değildir. Ayrıca, kocası dışında yabancı bir erkekten alınan sperm ile bir kadının gebeliğinin sağlanmasına yönelik "sperm bankası" yöntemiyle hamile kalınmasının da "insanlık duygularını rencide etmesi ve zina unsurlarını taşıması" sebebiyle caiz değildir.
İnsan küfre götürmeyen günahları işlemedikçe dinden çıkıp kafir olmaz. Yani kişi tasvip etmediğimiz halde namaz kılmamakla, oruç tutmamakla veya içki içmekle kafir olmaz. Çünkü İslama göre Müslüman günah işlemekle imandan çıkmaz.
Besmele ekmeğimizin bereketi ve her hayırlı işin başı olduğundan her başladığımız hayırlı işe besmele ile başlamalıyız. Yemek yemek, su içmek, ya da buna benzer bir takım nimetlerden istifade ederken de Müslüman besmele ile başlamalıdır. Zira besmele ile başlamadığımızda şeytan da o yemeğe ya da nimete ortak olmaktadır.
Top sakal bırakmak caizdir. Fakat efendimizin sünnetine uygun değildir. Sevgili peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde Bıyıkları kısaltın, sakalı da uzatın diyerek sakal bırakmayı teşvik etmişlerdir.
Cennet ve cehennem şuan yaratılmış olmakla beraber insanlar şuan cennette ya da cehennemde değildir. Ölüler, şuan kabir aleminde cennet veya cehenneme benzer bir hayat sürüyorlar. Nitekim sevgili peygamberimiz bu hususta bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmaktadır: Mezar ya cennet bahçesinden bir bahçe veya cehennem çukurlarından bir çukurdur buyurmaktadır. Yani kişi kabirde ya nimet içindedir ya da azaptadır.
Bu işlem caiz değildir. Bu, alım satım görüntüsü adı altında doğrudan doğruya faizdir. Çünkü esnaftan nakit olarak 95 lira alınacak ama bankaya 100 lira ödenecektir.
Ahiret gününde mükafat ve ceza, dünya hayatında kendilerine teklif yapılanlaradır. Mükellef varlıkların toplanma sebebi hesap, hayvanların toplanma sebebi ise kısastır.